Paylaşım Türkiye
İkinci Dünya Savaşının En Tuhaf Silahı  FU-GO 212
Paylaşım Türkiye
İkinci Dünya Savaşının En Tuhaf Silahı  FU-GO 212
Paylaşım Türkiye
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


paylaşım forumu, site ekle, site tanıt, dizin
 
AnasayfaAramaLatest imagesKayıt OlSite ekleGiriş yap

 

 İkinci Dünya Savaşının En Tuhaf Silahı FU-GO

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
hacker
Moderatör
Moderatör
hacker


uyarı yok
Mesaj Sayısı : 794
Kayıt tarihi : 10/03/10

İkinci Dünya Savaşının En Tuhaf Silahı  FU-GO Empty
MesajKonu: İkinci Dünya Savaşının En Tuhaf Silahı FU-GO   İkinci Dünya Savaşının En Tuhaf Silahı  FU-GO EmptyCuma 25 Haz. - 19:30

İkinci Dünya Savaşının En Tuhaf Silahı


FU-GO



İkinci Dünya Savaşının En Tuhaf Silahı  FU-GO 47649d1267996222-balon1-jpg


Buna inanmakta güçlük çekebilirsiniz ama ilk kıtalararası bombalama operasyonu Amerika Birleşik Devletleri'ne karşı düzenlenmiş ve başarıyla da uygulanmıştır. Şimdi hafıza kayıtlarımızda bir yolculuğa çıkalım

İkinci Dünya Savaşı hakkında tüm bildiklerinizi aklınıza getirin. Bu saldırıları bir yere koyabiliyor musunuz?Kaynakwh: [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]


Acaba Japon kamikazeleri mi saldırmıştı? Hayır onlar Amerikan gemilerine saldırdılar topraklarına değil. Japonların Kaitan isimli benzer bir kamikaze denizaltı programı da vardı. Kakan ile ABD kıyı şeridine saldırmışlardı. Ama bu kıtalararası bir saldırı olarak değerlendirilemez.



Almanlar olabilir mi?


Hayır onlar da Amerika'ya hiç dokunmamışlardı.


Bahsettiğimiz Japon Fu-Go programı. (Belki bölüm başlığı gözünüzden kaçmıştır diye söylüyorum.) Fu-Go planı bugüne dek gerçekleşmiş en gizemli ve benzersiz askeri bombalama saldırılarından biridir.
İkinci Dünya Savaşı sırasında Amerika kıtasının ulaşamayacakları kadar uzakta olduğunu ve bu yüzden savaşın tahribatından etkilenmediğini kısa sürede fark eden JaponlarPasifik Okyanusu'nu aşıp ABD'yi bombalayacak kağıttan balonlar yaptılar.


İtiraf etmeliyim ki bu hikayeyi ilk duyduğumda biraz kafam karışmıştı. Japonya ve balonlar bana hemen origamiyi çağrıştırıyordu. Bilirsinizşu ilkokulda yaptığımız kağıttan küçük oyuncaklar. Birilerinin nasıl olup da ufacık bir kağıt balonun Pasifik'i geçerek Amerika'ya zarar vermesini beklediğini tasavvur edememiştim.



Amma da yanılmışım!


Kafamda canlandırdığım bu minik balonların çapları yaklaşık on metreydi ve içleri de hidrojen gazıyla doluydu. Her balon için Amerikan sumağına benzeyen Kozo çalılığından yapılma çok ince bir tür kağıt kullanılıyor ve altı yüzün üzerinde kağıt parçası Konnyakunori adlı -bir tür Japon patatesinden imal edilen- yapıştırıcı ile birleştiriliyordu. Balonları suya dayanıklı hale getirmek içinimages sıkı durun[ mayalanmış yeşil persimmon (abanozgiller familyasından yaprak dökmeyen ve dayanıklı bir tropik ağaç -ç.n.) suyu kullanılıyordu.


Bu balonların yapılması öyle kolay bir iş değildi. Denemeler yaklaşık iki yıl boyunca devam etti ve harekete geçilene kadar dokuz milyon yen de para harcandı. (Savaş öncesi dönemde bu rakam iki milyon Amerikan dolarına eşdeğerdi.) Her balonun maliyeti on bin yenin biraz altındaydı. Balonların imalatında binlerce Japon vatandaşı görev almıştı ama hiçbirine ne için çalıştıkları açıklanmadı. İşgücünün önemli kısmını] enerjilerini savaş çabalarına yönlendirebilmeleri için okuldan erken bırakılan çocuklar oluşturuyordu.


Balonlaron ila on iki kilometre yüksekliğe çıkacak ve yukarda altmış beş ila yetmiş saat kadar kalabilecek şekilde tasarlanmıştı. Bu yükseklikte (dünyanın geri kalanının o dönemlerde bilmediği) jet akımı sayesinde/ saatte 160-300 kilometre hızla ABD'ye ilerleyeceklerdi.

Doğrusu plan oldukça ustaca hazırlanmıştı. Her balonbeş veya altı adet yangın bombası ile bir konvansiyonel silah taşıyordu. Denge için her balonda] sayılan otuzu bulan üç kiloluk kum torbaları vardı. Balon dokuz kilometre yüksekliğin altına her düştüğünde bir kadranlı barometre tetiği tarafından kum torbaları birer birer bırakılıyordu. Kum torbaları bittiğinde balonun da ABD üzerine varmış olacağı ve gemideki bataryanın ateşleyeceği fünyelerle bombaların bırakılacağı hesaplanmıştı.


Son olarak bir imha sistemi ile balonun varlığına dair her türlü kanıt yok edilecekti. En azından teoride işlerin bu şekilde yürümesi gerekiyordu. Gerçekler ise tamamen farklıydı.


İlk balonlar 1944 Haziran'ında havalandılar ve bir tanesi bile Pasifik'i geçemedi. Tüm balonlara yerleştirilmiş radyo vericileri sayesinde yetkililer güzergahı takip edebiliyorlardı.


Japonlar mecburen taslakların başına bir kez daha oturdular. Yeni bir tasarım 1944 Ekim'inde tamamlanmıştı. On beş bin balon hazırlanması planlandıysa da sonuçta sadece on bin adet balon imal edildi ve bunların ancak dokuz bin üç yüz tanesi yola çıkabildi.Kaynakwh: [Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]


Yeni balonlar 3 Kasım 1944 tarihinde yola çıktılar] iki gün sonra] yani 4 Kasım'daCalifornia sahilinin yüz kilometre kadar açığında düşen ilk balonun haberi geldi. (Hayırmatematiğim zayıf değil; Uluslararası Zaman Çizelgesi'ne göre ki günlük bir saat farkı söz konusu.) Bu balon sadece radyo teçhizatı taşıdığı ve yolundan çıkmış bir meteoroloji balonu zannedildiği için dikkat çekmedi.



Sonraki ay boyunca çeşitli balon parçalan farklı mekanlarda tespit edildikçe araştırmacılar silahı çözmeye başladılar. ABD hükümeti bu balonların pek bir tehlike teşkil etmediklerini saptamıştı. Çünkü ciddi tahribata yol açabilecek ölçüde patlayıcı taşıyamıyorlardı. Hükümeti asıl endişelendiren bu balonların veba ya da şarbon gibi biyolojik virüslerle yüklenip kıtanın önemli kısmına etki etmeleriydi. Ayrıca halkın bu silahtan haberdar olunca vereceği tepki de kaygı uyandırıyordu. Panik bombaların sebep olabileceği her türlü tehlikeden daha büyük olabilirdi.


1944 yılı Aralık ayının son günlerinde Thermopolis'te (Wyoming) tespit edilen bir balon basında yer aldı. Bu hikayeyi gizli tutmaları gerektiğini anlayan ABD hükümeti gazete yöneticilerinden ve radyo yayıncılarından] Japon balonları hakkında haber yapmamalarını istedi. Balonların az da olsa başarı sağladığı haberi yayıldığı takdirde Japonlar daha fazlasını gönderebilirdi.


Medya şaşırtıcı bir şekilde işbirliği yaptı ve Japonlarsavaş sona erene kadar balonlardan bir tekinin bile bu ülkeye ulaştığım öğrenemediler. (Amerikan vatandaştan da öyle - bu balonlarUFO gördüğünü söyleyenlerin sayısında yaşanan artıştan da
sorumluydu.)


Balonlardan toplanan kum örnekleri/ inceleme için Amerikan Jeoloji Araştırmalarına gönderildi. Balonların denizden havalandığı varsayılıyordu. Ancakbirkaç ay sonra tamamlanan rapordaöncelikle taşlaşmış kanıtlara dayanarakJaponya'da balonların havalandığı iki bölge tespit edildi. Yoğun bombardımanlaJaponya'nın balonları imal etme ve havalandırma imkanları büyük ölçüde yok edildi. Japon komuta zinciri de balonların ABD'ye ulaşamadığını düşündüğü için/bu tesislerin onarımıyla uğraşılmadı ve proje1945 yılı Nisan ayında durduruldu.



Peki bu bombalar ne kadar hasara sebep olmuşlardı?


Doğrusupek az. JaponlarAmerika'nın Batı kıyısının geniş ormanlarla kaplı olduğunu zannediyorlardı. Orman yangınları başlattıkları takdirde halkın paniğe kapılmasını sağlayabileceklerini sanmışlardı. Ancak/Japonlar büyük bir hata yapmışlardı! balonların hemen hepsi kış mevsiminde gönderilmişti ve yağmur yağarken hiçbir şey öyle kolayca yanmazdı.


Ne yazık ki 5 Mayıs 1945 tarihinde (yani projeden vazgeçilmesinin ardından) Fu-Go bombalan altı kişinin ölümüne yol açtı.


Bir rahip ile karısıbir grup çocuğu Oregon'daki Bly yakınında bulunan Gearhart Dağı'na pikniğe götürmeye karar vermişlerdi. Peder Archie Mitchell arabayı park ettiği sırada çocuklardan biri metal bir nesneye takıldı.
Çocuklar bu nesneyi hareket ettirmeye çalışınca bir patlama meydana geldi. El*** Mitchell ile yaşları 11 ile 13 arasında değişen beş çocuk orada öldüler[] ikinci Dünya Savaşı boyuncaABD'nin kendi toprağında bilinen tek saldırı sonucu ölüm vakaları bunlar oldu. 1950 yılında bölgeye bir anıt dikildi. Bronz plaketin üzerinde "5 Mayıs 1945 tarihinde Japon bombası sebebiyle ölenlerin anısına adanmıştır ikinci Dünya Savaşı boyunca Amerika kıtasında bir düşman saldırısı sonucu can kaybı meydana gelen tek nokta burasıdır"yazıyordu.


Bu hikayenin finalinde yaşanan beklenmedik bir gelişme bir başka balonunDoğu Washington bölgesindeki Hanford Mühendislik'in elektriğini kısa bir süre için kesmiş olmasıdır. Burası ilerde Japonya'ya atılacak atom bombalan için uranyum üreten bir atom enerjisi santraliydi. Jeneratörler devreye girdi ama üretimde üç günlük bir aksama oldu ve bu da Manhattan Projesi'nde ufak bir gecikmeye yol açtı. Soğutma sistemi tamamen devre dışı kalsaydı nasıl bir nükleer felaket yaşanırdı düşünün.



Çernobil'i hatırlıyor musunuz?


Kuzey Amerika'ya yaklaşık bin Fu_Go balonunun ulaştığı tahmin ediliyor. Bunlardan sadece 285'i tespit edildi. Kuzeyde Alaska güneyde ise Meksika'ya kadar bu balonlara rastlandı. Balonların çoğu Pasifik sahiline yakın noktalarda görüldüyse de] iki tanesi Michigan'a kadar ulaştılar.


Fu-Go projesinin başarılı olmadığı ortada. Balon saldırısını hazırlamak için Japonların harcadığı çaba verilen zarardan çok daha büyüktü. Yine deeğer balonlar California'ya sıcak ve kuru yaz mevsimi sırasında gönderilselerdi büyük bir tahribata yol açmaları muhtemeldi. Daha da kötüsü bu balonlara biyolojik veya kimyasal silahlar da yerleştirilmiş olabilirdi. Buna cesaret edememişlerdiçünkü Amerika'nın da aynı şekilde yanıt vermesinden korkuyorlardı.


Belki de tek bir savaş uçağı inşa etmek için milyarlarca dolar harcamaktan vazgeçmeli ve daha ucuz seçenekler aramalıyız. Bir düşünün: Nükleer silahlarımız yerine milyarlarca gaz dolu balon yapabiliriz! Fazla bir şey yapmaları da gerekmez; sayıları bile yeterli tehdidi oluşturur.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
İkinci Dünya Savaşının En Tuhaf Silahı FU-GO
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Tuhaf Yarışmalar
» Dünya bu Türk'ün peşinde
» Dünyâ
» Dünya 2029'da Yok Olacak
» Dünya 12 dev adamı konuşuyor

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Paylaşım Türkiye :: Haberler :: Garip Olaylar-
Buraya geçin: