Paylaşım Türkiye
Hifa Hatun  212
Paylaşım Türkiye
Hifa Hatun  212
Paylaşım Türkiye
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


paylaşım forumu, site ekle, site tanıt, dizin
 
AnasayfaAramaLatest imagesKayıt OlSite ekleGiriş yap

 

 Hifa Hatun

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
haso
Yetkingrafiker
haso


BANLANDI
Mesaj Sayısı : 2099
Kayıt tarihi : 02/08/10

Kişi sayfası
Altın Altın: 0
Para Para: 0

Hifa Hatun  Empty
MesajKonu: Hifa Hatun    Hifa Hatun  EmptyPerş. 12 Ağus. - 17:07


Okuyunca çok etkilendiğim ve siz de de tesir bırakacağına kani olduğum bu yazıyı
paylaşmak istedim;
derseniz ki; daha önce okumuştum, doğrudur okumuşssunuzdur siz yinede tekrar okuyun,
diye rica ediyorum, ve belki okumamış olanlarımızda okumuş olurlar, istifade ederler.
Saygı,selam ve dua ile

Ehemmiyetlilerin tekrarında tekrar tekrar okumada, dinlemede faydalar vardır.

HİFA HATUN
Hifa,
Medine-i Münevvere'de, güzelliği dillerde dolaşan, genç ve zengin bir
kadın idi. Bir gün Peygamber Efendimiz'in -sallallâhu aleyhi ve sellem-
huzuruna gelip:
"-Ya Rasulullah, bana, beni Cennete götürecek bir iş öğret!.." dedi.
Herkesin durumuna ve ihtiyaçlarına göre nasihatlarda bulunan İki cihan güneşi Efendimiz:
"-Bir an önce evlenmeni tavsiye ederim. Böylece dininin diğer yarısını emniyete alırsın." buyurdular.
Hifa Hanım:
"-Ya
Rasulullah, bana kim küfüv (denk) olabilir? Beni, Habeş hükümdarı
Necaşi istemişti. Ubeydullah yüz deve ve daha bir çok şey mehir olarak
vaad etmişti. Ben onu da kabul etmemiştim. Siz kimi münasip görürseniz,
razıyım." dedi.
O sırada gönlünden, Peygamber Efendimizin kendisini müminlerin annelerinden kılacağı ümidi geçiyordu.
Rasulullah kimseyi gücendirmemek için:
"-Yarın sabah, mescide ilk önce gelen kimse ile bu hanımın nikahını kıyacağım." buyurdular.
Sabahleyin,
Rasulullah -sallallâhu aleyhi ve sellem- mescide ilk önce gelecek
kimseyi bekliyordu. Birden kapıda Süheyb -radıyallâhu anh- göründü..
Son
derece güzel ve zengin bir kadın olan Hifa'nın aksine, Süheyb,
kimsesiz, fakir, siyaha yakın renkli, çelimsiz, görünüşü hoş olmayan bir
kimse idi.
Rasulullah -sallallahu aleyhi ve sellem- sabah namazından sonra, Hifa Hatun'u çağırdı ve durumu bildirdi.
Hifa, Allahü Teâla'nın kazâsına ve Allah Rasulü'nün tavsiyesine gönül hoşluğu ile râzı oldu.
Bunun üzerine Rasulullah -sallallâhu aleyhi ve sellem- bir hutbe okudu ve:
"-Ey Süheyb, kalk, hanımın için çarşıdan bir şey al!" buyurdu. Süheyb:
"-Ya Rasul, bir dirhem gümüşüm bile yok!" dedi.
Hifa
Hatun, kocasına 10 bin dirhem gümüş hediye ettiğini söyledi. Peygamber
Efendimiz, Süheyb'i pazara gönderdi. Düğün için gerekli şeyleri alıp
dönen Süheyb'e:
"-Ey Süheyb, şimdi de hanımının elinden tut ve onu evine götür!" buyurdular. Süheyb çaresiz boynunu büktü ve:
"-Ya Rasul, benim evim mesciddir, nereye götüreyim?" dedi.
Yüzü güzel olduğu gibi, kalbi de güzel olan Hifa:
"-Filan yerdeki konağımı sana bağışladım. Kalk, beni oraya götür!" dedi.
Allah'ın Rasülu ikisine de dua etti ve ashab-ı kiramla birlikte bu yeni aileyi yolcu ettiler.
Hifa Hatun veSüheyb -radıyu anhuma- yemeklerini hamd ederek tamamladılar. Yatacakları esnada, Hifa hatun:
"-Ey
Süheyb, ben sana nimetim, sen bana mihnetsin. Sen bu nimete şükür için,
ben de bu mihnete sabır tevfikine şükür için, gel, bu geceyi ibadet ve
taatla geçirelim. Sen şükür ediciler, bende sabır ediciler sevabına
kavuşalım. Zira Rasulullah -sallallâhu aleyhi ve sellem-: "Cennette
yüksek bir çardak vardır. Burada sadece şükredenler ve sabredenler
bulunur." Buyurmuşlardı." dedi.
O gece, ikisi de taat ve ibadet ile
meşgul oldular. Süheyb, ertesi gün mescide geldiğinde, Cebrail
aleyhisselam, geceki hallerini Rasulullah'a çoktan bildirmişti.
Rasulullah -sallu aleyhi ve sellem-:
"-Ey Süheyb, geceki halinizi sen mi anlatırsın, ben mi haber vereyim?" diye sordular. Süheyb -radıyu anh-:
"-Ya Rasul, siz söyleyiniz." dedi.
Rasulullah, olanları ve ibadetlerini anlattı. Sonra da ikisini cennet ve cemâl-i ilahi ile müjdeledi.
Süheyb sevincinden o an başını secdeye koydu ve:
"-Ya Rabbi, eğer beni mağfiret etmişsen, bir daha günah kirine bulaşmadan ruhumu kabz et!" dedi.
Allahü
Teala, duasını kabul etti ve secdeden başını kaldırmadan onun canını
aldı. Olanları seyredenler şaşırmış, bir kısmı da ağlamaya başlamıştı.
Peygamber Efendimiz:
"-Size bundan daha tuhafını haber vereyim mi? Şu ân Hifâ da ruhunu Hakk'a teslim etti." buyurdular.
Bu
iki aşk, teslimiyet ve takva âbidesinin cenaze namazını Peygamber
Efendimiz bizzat kıldırdı. Ve onları yan yana defnettirdi. Başları ucuna
iki tahta koyup, birine "bu, Allah Teâlâ'nın nimetine şükredenin
kabridir"; diğerine de "bu Allah'ın mihnete sabredenin kabridir"
yazıldı...

Emirü'l-müminîn Hasan bin Ali -radıyallâhu
anhümâ-'nın, Rasulullah -sallallâhu aleyhi ve sellem-'den naklettiği bir
hadis-i şerifte:
"Sadece malı için bir kadınla evleneni, Allahü
Teala fakir eder. Güzelliği için evlenen güzelliğinden fayda görmez.
Dini için onunla evlenirse, o kadın erkeğe bereket olur." buyurulmuştur.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Hifa Hatun
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Tas Gibi Hatun Resimi :D Gulmekten öluceksiniz:D:D

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Paylaşım Türkiye :: Din Kültürü :: İlahiler :: İlahi Sözleri-
Buraya geçin: