Bugün, "seni seviyorum" deyip başladım güne,
Sigaramı yakmadım kahvaltı yapmadan,
İnatla bekledim...
Ve güneş doğdu penceremden.
Seni düşündüm, bir bardak çayı yudumlarken,
Ekmeğime yağ sürerken,
Zeytine çatal uzatırken
Ve çiğnerken...
Sonra sofrayı senin topladığın gibi topladım,
Ardından üzerimi giyindim,
Gıravatımı senin bağladığın gibi bağladım,
Ve aynanın karşısında bir tebessümle,
Seni hssettim yanımda gibi...
Sonra acı bir kahve yaptım,
Ama senin yaptığın gibi olmadı,
Kendime kızdım,
Bir sigara yaktım efkarımdan, seni üstüme güldürdüğüm için,
Veda zamanı geldiğinde işe gitmek için,
Ansızın dönüp seni aradı gözlerim,bulamadım,yıkıldım...
Yalın ayakla yürüdüm o gün şehrin dört bir yanını,
Seni bulup duanla uğurlanmak istedim,
Sen yoktun, geri döndüm.
Kapıyı açık gördüm,
Koştum, sen, döndün diye,
Seslendim, sesime ses vermedin,
Her odasına baktım evin, sen yoktun...
Meğer ben açık unutmuşum.
Nasıl akşam oldu bilmiyorum,
Ayağımda cam kırıkları kesikler var, hissetmiyorum,
Gözlerim hep kapıda,
Zaman geçtikçe saate bakıp içerlendim,
Gece yarısı oldu, hala yoktun,
Şimdi gelsen "cezadan kurtulursun"
Diye dakikalarca oyaladım kendimi, sen gelmedin...
Sigaram üçüncü paketi buldu,
Saatte yeni bir günün sabahını,
Uyku yoktu kapılara çakılı kalan gözlerimde,
Ve uyandım, biz "ayrılmıştık".
Ayrılırken sanki neden vedalaşmadık!
Bir daha demem "seni seviyorum" sözünü,
Bak ne hale düştüm yar, görmek için yüzünü,
Duy ne olur, gelme bir daha,
Söyle, "senin için ölürüm" deseydim yaa..?
bir gün olsun razıyım; yeter ki çık aklımdan...