Paylaşım Türkiye
Çekim gücü ve hereket 212
Paylaşım Türkiye
Çekim gücü ve hereket 212
Paylaşım Türkiye
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


paylaşım forumu, site ekle, site tanıt, dizin
 
AnasayfaAramaLatest imagesKayıt OlSite ekleGiriş yap

 

 Çekim gücü ve hereket

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
brisin
******
brisin


uyarı yok
Boğa Horoz
Mesaj Sayısı : 306
Doğum tarihi : 13/05/93
Kayıt tarihi : 01/07/10
Yaş : 31
Nerden : İstanbul
Sitemizi kim tavsiye etti : çağınyarışması

Kişi sayfası
Altın Altın: 0
Para Para: 0

Çekim gücü ve hereket Empty
MesajKonu: Çekim gücü ve hereket   Çekim gücü ve hereket EmptyÇarş. 21 Tem. - 19:52

15 Hayır o sinenlere yemin
ederim.


16 Akarak yuvalarına
girenlere.


81 Tekvir Suresi 15-16


Bu ayetlerin anlamlarını
daha iyi anlamak için önce ayetlerde geçen kelimelerin Arapça
anlamlarını inceleyelim. 15. ayette "sinenler" diye çevirdiğimiz
kelimenin Arapça'sı "hunnes"tir. "Hunnes"e "akışın tersi, pusma,
büzülme, sinme, gerilemek" anlamları verilmektedir.


16. ayette "yuvalarına
girenlere" diye çevirdiğimiz deyim ise Arapça "kunnes"tir. "Kunnes"e
"belli güzergah, yuvaya girme, hareket halindeki cismin yuvası"
anlamları verilmektedir. 16. ayetteki "akış"ı ise "cereyan" kökünden
türeyen "cariye" kelimesi karşılamaktadır.



Çekim gücünü bilimsel
platformda ilk tarif eden Isaac Newton (16421727) oldu.


Bilimin birçok kanunuyla
her an içiçe yaşarız. çekim yasası, hareket yasaları, termodinamik
kanunlar her an hayatımızın içindedir. Yemek yerken, tuvaletimizi
yaparken çekim kanunları rol oynar. Uzaya çıkan astronotlar Uzay'da
yemek yerlerken, tuvaletlerini yaparlarken ancak özel tertibatlar,
önlemler sayesinde Dünya yerçekimine göre yaratılmış bedenlerinin Dünya
dışındaki ihtiyaçlarını karşılarlar.


Bilim adamlarının bilimsel
buluşları, olmayanın keşfi değil, olanın açıklamasını yapmaktır.
Çekim gücü Evren'de zaten vardır, fakat çekim gücünün tarif edilmesi,
matematiksel formüllerle ortaya konması ilk Isaac Newton(16421727)'a
nasip olmuştur. Newton Evren'deki çekim yasasıyla Allah'ın her şeyi
yarattığını, yıldızlara, Dünya'ya, Ay'a düzen koyduğunu açıklamış,
insanların Dünya'nın üzerinde durmasının rastgele bir şekilde değil,
fakat Allah'ın maddeye koyduğu çekim gücü sayesinde olduğunu
göstermiştir.


Allah'ın Evren'i hassas
dengelerle yarattığını Isaac Newton şu sözleriyle açıklamaktadır:
"Güneş'ten, gezegenlerden ve kuyruklu yıldızlardan oluşan bu çok hassas
sistem sadece akıl ve güç sahibi bir Varlık'ın amacından ve
hakimiyetinden kaynaklanabilir...O, bunların hepsini yönetmektedir ve bu
egemenliği dolayısıyladır ki O'na ‘üstün Kuvvet Sahibi Efendimiz'
denir."

EVRENSEL MATEMATİK

Kuran'da Allah'ın her şeyi
bir ölçü ile yarattığı geçer. Herşeyin ölçü ile yaratıldığı iddiası
evrene matematiğin hakim olması anlamına gelir. çünkü ölçü konulan
ölçülebilir, düzenlidir, matematiksel olarak ifade edilebilir. Newton,
Kepler ve Galileo'nun çalışmalarını düzeltti, dakikleştirdi ve maddi
Evren'in matematiksel olarak açıklanabileceği yönündeki kuşku ile
yaklaşılan görüşü ispatladı. Fiziksel Evren'in ince ölçülerle yürüyen
yasalarla işlediği böylece anlaşıldı.


Bilim ancak 1700'lü
yıllarda çekim gücünün önemini fark etmiştir.Allah Evren'deki
yaratışlarında kullandığı çekim yasasına, kitabı Kuranı Kerim'de 600'lü
yıllarda işaret etmiştir. Bu bölümün başında bahsettiğimiz ayetler
incelenirse bu ayetlerin çekim gücüne, çekim ile hareket arasındaki
dengeye işaret ettikleri anlaşılır. Gerek atomun çekirdeği, gerek
gezegenlerin ortasındaki Güneş sinmiş, büzülmüş bir halde bulunmakta,
atomdaki çekirdek elektronları, Güneş sistemindeki Güneş ise gezegenleri
kendi içine çekerek onları da sindirmeye, büzdürmeye çalışmaktadır. Biz
bu güce çekim, yerçekimi diyoruz. Merkezdeki sinmiş çekirdekler,
Güneş'ler etraflarındaki elektronları, gezegenleri kendileriyle
birleştirmek, bütünleştirmek isteyerek, onları da büzmeye, kendileri
gibi sindirmeye yönelik kuvvet uygularlar. Böylelikle Tekvir suresi 15.
ayette geçen "Hunnes" kelimesinin çekim gücünü ifade ettiği hiçbir
zorlama yapılmadan anlaşılmaktadır.(Unutulmamalıdır ki Kuran'ın indiği
dönemde insanlar yerçekiminin varlığından haberdar olmadıkları için
terim olarak "yerçekimi" kelimesi yoktu. Kuran yerçekimini tarif için
yerçekiminin fonksiyonu olan "Hunnes" [merkeze doğru çekilme, büzülme,
sinme] kelimesini kullanıp bu güce dikkat çeker.)


Atomun çekirdeğinin
çekimine rağmen elektronlar çekirdeğe yapışmaz. Güneş'in çekimine rağmen
de gezegenler Güneş'e yapışmaz. Elektronları çekirdeğe yapışmaktan,
gezegenleri Güneş'e yapışmaktan kurtaran elektronların ve gezegenlerin
hareketidir. Tekvir suresi 16.
ayette geçen "cariye" kelimesi "akışı, hareketi" ifade eder ki çekimden
kurtulmayı sağlayan unsuru ifade etmesi bakımından bu önemlidir.
Galaksilerden atomlara kadar tüm yapılar çekim kuvvetine karşı hareketin
merkezkaç kuvveti oluşturmasıyla var olabilmektedir.


"Hunnes"e yani büzüşmeye,
çekime yönelik kuvvete karşılık elektronlar, gezegenler çekirdeğe,
Güneş'e yapışsalardı Evren'de ne bir gezegen, ne bir Güneş sistemi, ne
yörüngeler, ne canlılık, ne de bu ihtişam var olurdu. "Cariye"ye göre
yani "harekete, akışa" göre elektronlar, gezegenler Evren'e rastgele
dağılsalar, çekimden (Hunnes'ten) tamamen kurtulsalardı, yine ne
galaksiler, ne hayvanlar, ne bitkiler, ne renkler, ne de biz var
olurduk. Bu iki ayrı oluşum sayesinde elektronlar kendi yuvalarında,
yörüngelerinde, gezegenler kendi yuvalarında, yörüngelerinde hareket
ederler. Bu yuvada olmayı da 16. ayetteki "Kunnes" kelimesi mucizevi bir
şekilde ifade etmektedir. Kuran yerçekimindeki merkeze çekişi "Hunnes"
kelimesiyle, bu çekimden kurtulmayı sağlayan hareket unsurunu "cereyan"
kelimesiyle ve her iki unsur sayesinde oluşan yörüngede olmayı "Kunnes"
kelimesiyle anlatır. Böylece Kuran, yerçekimiyle ilgili terminolojinin
var olmadığı bir dönemde, yerçekimine bağlı oluşumları açıklamıştır.

ATOMLARDAN YILDIZLARA HEP
HARİKULADELİK



Daha önce de gördüğümüz
gibi Kuran'ın bazı ayetlerinde Allah bazı yaratılışlara, olaylara dikkat
çekmek için olaylar üzerine yemin etmiştir. Bu bölümde incelediğimiz
ayetlerdeki yemin edilen unsurlar hem Allah'ın Evren'deki mükemmel
yaratışlarını, hem de Kuran'ın ifadelerinin mucizeliğini bir kez daha
inattan arınmış zihinlere göstermektedir.


Vücudumuzda
sayamayacağımız kadar çok sayıdaki atomların çekirdeklerindeki protonlar
çekim gücü uygulamakta, elektronlar ise hareketleriyle bu çekimden
kaçmakta, fakat yörüngelerini de aşmamaktadır. Atomun içindeki bu
oluşumlar nükleer çekirdek kuvvetiyle, atomdaki elektriksel kuvvetle
uyumlu bir şekilde sürekli faaliyet içindedir. Bir sandalyeye
oturduğumuzda "ben" dediğimiz vücudumuzun atomları sandalyeyle karışsa,
yere uzandığımızda vücudumuzun atomları yerle karışsa, "ben" dediğimiz
atom topluluğu olan varlıktan eser kalır mıydı? Ya oturduğumuz
sandalyenin elektronları ile vücudumuzun elektronları çarpışıp bir
karmaşa çıksa, ya da yere uzandığımızda yerdeki atomların
çekirdeklerindeki çekim gücü, vücudumuzdaki atomları karıştırsaydı var
olabilir miydik? Tabi ki hayır. Varlığımızdan ne eser kalırdı, ne de var
olabilirdik. Varlığımız hem çekimlerin, hem hareketlerin, hem diğer
kuvvetlerin ayrı ayrı yaratılmalarıyla, hem de tüm bu kuvvetlerin
mükemmel bir uyumla beraber faaliyet göstermeleriyle mümkün olmaktadır.


Yoktan ortaya çıkan
kuvvetler, bu kuvvetlerle yaratılan harikulade atomlar, harikulade
yıldızlar, harikulade yaratılışlar. Herşey bize Allah'ı hatırlatıyor...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://www.brisin.tr.gg
 
Çekim gücü ve hereket
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Çekim ve Yapım Ekleri
» Kurtlar Vadisi Filistin'in çekim yeri
» Müşteri Yorumlarının Gücü
» Guclu.NET | Gücü siz de hissedin
» Dijital sanat ve Mersin fotoğraf çekim hizmetleri - Volkanbolat.com

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Paylaşım Türkiye :: Din Kültürü :: Kur'an-ı Kerim Mucizeleri-
Buraya geçin: