Uzmanlar, yeşilden sarıya, kırmızından mora kadar çeşitli renkte ve tatta olan eriğin birçok derde deva olduğunu belirtiyor.
Market, manav ve pazarlarda tezgahları süslemeye başlayan yeşil eriğin
bol miktarda B vitamini içerdiğini ifade eden uzmanlar, "Erik,
kansızlığı giderir, iştah açar ve hazmı kolaylaştırır. Romatizma, mafsal
kireçlenmesi ve nikriste faydalıdır. Ateş düşürücü etkisi de olan erik,
diş temizliğine de yardımcı olur. Regl düzenleyici, idrar söktürücü ve
terleticidir. Tuzsuz rejim yapan ve romatizma rahatsızlığı olanlara iyi
geldiği bilinmektedir. Kalp ve böbrek hastalıklarına, karaciğer
hastalıklarına karşı B
vitamini ihtiva eden erik, bu özelliği sayesinde sinir sistemini takviye
eder. Çekirdekleri ise bağırsak solucanlarını düşürmekte kullanılır"
dedi.
Türkiye'deki en tanınmış erik çeşitleri can eriği, papaz eriği, mürdüm
eriği ve tatlı üryani eriği olarak biliniyor. Türkiye'nin hemen her
yöresinde yetiştirilen erik, daha çok taze meyve olarak tüketildiği gibi
komposto, hoşaf, şurup, pekmez, reçel, marmelat veya kurutularak
saklanıyor. İlkbaharda çıkan eriğin yeşil, kırmızı ve sarı meyvesi
sonbahara kadar, kurutulmuşu da yıl boyunca tüketilebiliyor. Latince adı
"Prunus domestica" olan erik, en eski yazılı belgelere göre 2000 yıldır
biliniyor. Kafkasya
ve Hazar Denizi çevresinden dünyaya yayıldığı sanılan eriğin erkenci
döneminde çıkanına "can eriği", yaz ortalarında olgunlaşanına "Japon ya
da İtalyan eriği" deniyor. Ağustos'ta olgunlaşmaya başlayan "Avrupa
eriği" ise Ekim ayına kadar yenebiliyor.