Verimli Çalışma Teknikleri

VERİMLİ ÇALIŞMA TEKNİKLERİ

Herkes sınava hazırlanırken, günlerini gezerek ve eğlenceyle geçiren bir öğrencinin sınava birkaç ay kala başarılı olmak için çalışma stratejileri geliştirmeye çalışması geç kalmış bir çabadır. O halde geç kalmak istemiyorsanız sınava hazırlanmak için önünüzde var olan zamanı en etkili biçimde kullanmalısınız.
Hepimiz güzel bir geleceğin hayalini kurarız. Ancak bu, istikrarlı bir çalışmayı gerektirir. Bunu başarabilmek için önce düşünce sistemimizi düzenlemeli, düşünce ve davranış düzeyimizde olumlu değişiklikler yapmalıyız. İki zıtlığın bir araya gelemeyeceğini unutmamalısınız. Çalışkanlık ve tembellik gibi. Kendinizi başarısızlığa ve tembelliğe iten alışkanlıklarınızı terk etmeden başarıya ulaşamazsınız. Üzerindeki elbiseyi çıkarmadan çok beğendiği bir başka elbiseyi, sonra bir başkasını giyen adamın halini bir düşünün. Giydiği elbiseler ne kadar güzel olursa olsun üst üste giyildiği için adamın palyaço gibi görünmesine sebep olur. Sonuç; yeni ve güzel bir elbisenin sizi güzel göstermesi için önce üzerinizdeki eski elbiseyi çıkarmalısınız. Yani önce eski olumsuz düşüncelerinizden kurtulmalısınız.
İster başarılı olun, ister başarısız, bulunduğunuz yerin ulaşabileceğiniz son nokta olduğunu düşünmek sizi olduğunuz yerde saydırır.
Başarılı olmak, hayalini kurduğunuz geleceğe ulaşmak için çalışmak gerekir. Kimse saatlerce günlerce çalışmanın; gezmekten, eğlenmekten, keyfine göre kitaplar okumaktan hatta hiç okumamaktan, arkadaşlarıyla geyik muhabbeti yapmaktan daha eğlenceli olduğunu söyleyemez. Akıllı ve mantıklı hareket etmeyen bir öğrencinin çalışmak yerine oyunu ve eğlenceyi tercih etmesi doğası gereğidir. Onların içinden küçük bir azınlık eğlenceyi bir kenara bırakıp geleceğine yatırım yapar. Hayatınızın geri kalan kısmının buna bağlı olduğunu düşünürsek 1 yıl eğlenceye kapıları kapamak çok büyük bir kayıp değildir. Geleceğine yatırım yapan azınlık içinde yer almalısınız, gününü gün eden ve geleceğini tüketen kalabalık içinde değil. Çünkü iyi hazırlanırsanız 1 yıllık gayretle gelecek 50 yılınızı kazanmış olacaksınız.
Bir yıl boyunca sistemli çalışmayı sürdürmek kolay değildir. Bazen umulmadık sonuçlar alırsınız ve bu moralinizi bozar, bazen derslere karşı motivasyonunuz azalır, konsantre olmakta güçlük çekersiniz, bazen çok yorulur ve çalışmak istemezsiniz. Önemli olan bunların uzun sürmesini engelleyecek bir motivasyon unsurunuzun olması. Niçin çalışıyorum sorusuna cevap verebilmelisiniz.
Daha verimli çalışmak için öncelikle düşünce sisteminizi düzenlemelisiniz. Sınavdaki başarınızı etkileyen birçok neden vardır. Öncelikle bir buçuk milyonu aşan rakiplerinizin durumu, okuduğunuz lisenin başarısı, sınav anındaki fiziksel ve psikolojik durumunuz, sınavdaki soruların derecesi vs. bunların hepsi sonucu etkiler. Ama hiçbiri tek başına yeterli değildir. Sizin en büyük engeliniz aslında sınavla ilgili olumsuz düşünceleriniz, başaramama korkunuzdur. Başarılı olamayacağım, bir türlü çalışmaya başlayamıyorum, fizik dersini beceremiyorum, temel bilgilerim yetersiz, çok unutkanım,dikkatsizim işlem hatası yapıyorum gibi olumsuz düşünceler içinde olursanız bilinçaltınız bunu doğru kabul eder ve gerçekten bu olumsuzlukları yaşarsınız. Yani bilinçaltını olmasını istediğiniz doğrulara rahatlıkla inandırabilirsiniz. Onun için başarılı olabileceğinize önce kendiniz inanmalısınız sonra bilinçaltınızı inandırmalısınız.
Başarılı olacağınıza inancınız tam ise başarının ikinci adımı hedef belirlemedir. Hele bir sınava gireyim aldığım puana göre hedefimi seçerim diyen bir kişi için yapılabilecek pek bir şey yoktur. O belki bir üniversiteye girer ama hayatına kendi yön vermiş olmaz. Bu senenin sonunda kazanacaklarınızı 4 yıllık üniversite yaşamıyla sınırlamayın. O zaman bu durumu çok küçümsemiş olursunuz. Siz geleceğiniz için çalışıyorsunuz. Üniversitenin bunun için sadece bir araç olduğunu unutmayın. Hedef belirleme işinin sağlıklı olması için öncelikle kendinizi çok iyi tanımalı, ilgi ve yeteneklerinizin farkında olmalı, gerçekçi hedefler belirlemelisiniz. Meslek seçimi ciddi bir iştir.çünkü hangi mesleği yapmak istiyorum sorusuna vereceğiniz cevap nasıl bir hayatınız olacağını da belirler.
Başarının üçüncü şartı sistemli çalışmaktır. Çalışmayı canımız isteyince,aklımıza gelince yaptığımız bir iş olmaktan çıkarıp belli bir metot, plan ve program çerçevesinde yeniden düzenlemeliyiz. Öncelikle bir derse çalışmaya başlamadan önce o derse ait önyargılardan kurtulmalısınız. Basitten karmaşığa doğru gitmeli, konuları en kolay olandan en zor olana doğru öğrenmelisiniz ve düzenli olarak tekrar yapmalısınız. Ders çalışmaya oturduğunuz zaman zihninizi meşgul edecek, derse yoğunlaşmanızı engelleyecek etkenlerden kurtulmalısınız. Bütün gücünüzü üniversiteye ve sizi üniversiteye hazırlayan etkinliklere motive etmelisiniz. Sonucunu etkileyemeyeceğiniz işlerle beyninizi meşgul etmemeli, sonucunu değiştirebileceğiniz şeyler üzerinde durmalısınız. Üniversiteyi kazanıp kazanmamak sizin elinizde o halde düşüncelerinizi ve çabanızı bunun üzerinde yoğunlaştırmalısınız. Nasıl yoğunlaşabilirsiniz
" Çalışmayı sizin dışınızda birilerinin isteğini yerine getirmek için değil, hedefinize ulaşmak için yapın
" En iyi verimi günün hangi saatinde alacağınızı bilmelisiniz
" Konuyu hangi yöntemle çalışırsanız en iyi anladığınıza karar vermelisiniz
" Dikkatinizi dağıtan etkenlerden kurtulun
" Başka bir işle ilgilenmeyin. Kendinizi hayal kurarken yakaladığınızda çalışma sürenizi 10 dakika uzatın
" Ders çalışırken müzik dinlemek, televizyon izlemek dikkati dağıtır, zihninizi yorar. Bunlardan kaçının. Müziği ya da televizyonu ders çalışmanın sonunda kendinize ödül olarak verin.
" Öğrenilen bilgiyi sindirmek için kendinize zaman tanıyın. Ancak bu zaman zarfı içinde sizi öğrendiklerinizden uzaklaştıracak işlerden uzak durun
" Yeterli ölçüde ve düzenli tekrar yapın. Bir defada çok fazla yeni bilgi kafa karıştırır. Günde en fazla üç farklı derse çalışmaya özen gösterin.
" Kafanızı meşgul eden ders ya da konuları asla ertelemeyin. Onları mutlaka halledin.
" Yatmadan önce o gün öğrendiklerinizi mutlaka tekrar edin.
Sınavlara hazırlığın aşamalarından biri konu bilgisinin halledilmesidir. Ancak olay bununla bitmez. Sorunun ne kadar zamanda çözüldüğü de oldukça önemlidir.
Öss zaman sınırlaması olan bir sınavdır ve her soru için yaklaşık 1 dakika ayrılmalıdır. Bunun için bir konuyu tam olarak öğrendikten sonra şunları yapabilirsiniz. Önce çözümlü testleri çözün. böylece hem test çözmüş olur öğrendiklerinizi uygulama imkanı bulursunuz hem de çözümleri inceleyerek test çözmeye dair bakış açısı elde edersiniz ve pratik yaparsınız .Çözümlü testi önce kendiniz çözün,sonra çözümleri inceleyin. doğru çözdüğünüz soruların çözümlerini de incelemelisiniz ki sorunun farklı ve daha kısa bir çözümü varsa görebilesiniz. Sonra cevaplı testler çözün. bunun için dershanenin verdiği konu testlerinden ve soru bankalarından faydalanın. Cevaplı testler hem bilgilerin pekiştirilmesini sağlar hem soru çözme hızınızın artmasını. Sınav tecrübesi kazanmak çok önemlidir. Bu yüzden dershanenin yaptığı tüm sınavları ciddiye almalısınız. Her sınavı öss gibi algılamalı asıl sınavda yapılacak hataları en aza indirgemeye çalışmalısınız. Dershane sınavlarını size sağladığı yararlardan biri de motivasyonunuzu uyanık tutmalarıdır. Tabi sınavı ciddiye aldığınız sürece...
Çalışmalarınızı ne çok hızlı ne de çok yavaş sürdürmeyin. aşırı hızlı çalışma bir süre sonra bıkkınlığa sebep olur. Sınava 2 ay kala ulaşılabilecek en iyi bilgi seviyesine ulaşan bir öğrenci için kalan 2 ay işkence gibi gelir. Çünkü daha fazla çalışacak gücü kalmamıştır ve motivasyonu gün geçtikçe azalır bazıları da sınav günü gelmiş olmasına rağmen performansının zirvesine ulaşamamıştır ve keşke sınav 2 ay sonra yapılsaydı tam da çalışmaya başlamıştım der. Kendinize tam kaldırabileceğiniz oranda yük yüklemelisiniz.
Sonuçta öss'de hız ve zamanı kullanma çok önemlidir. Ancak hız ve isabet arasında denge kurulmalıdır. Çok hızlı çalışıp hata yapmak uygun olmadığı gibi, aşırı dikkatli olup, her soru üzerinde fazla zaman harcamak da doğru değildir. Hızlı ama isabetli olmak için kendinizi eğitmeniz gerekir.
Bir soru üzerinde belli bir süre geçtiği halde hala çözüme ulaşamadıysanız o soruyu bırakmalısınız. Asla sorularla inatlaşmayın. Belki soruyu çözebilirsiniz ama harcanan süre açısından çok şey kaybetmiş olursunuz. Yapabildiğiniz diğer tüm soruları bitirdikten sonra o soruya tekrar dönmek daha uygun olacaktır.
Bunun tam tersi olarak herhangi bir soruyu da üzerinde fazla zaman harcanması gerektiği ve karışık gözüktüğü için otomatik olarak atlamayın. Bazı sorular şekil itibarıyla çok karmaşık gözükebilir ancak çok kolay çözülebilir. Geçen zamanla aşırı ilgilenmeyin. sınav sırasında zaman sizin kontrolünüz altında olmalı
Testin yapısından faydalanın. Sorulan soruya cevap olamayacak seçenekleri eleyin. Ancak 2 seçeneğe kadar indirebildiğiniz soruları cevaplayın. Çünkü sınavda 4 yanlış 1 doğruyu götürür ve soruyu cevaplamış olmak size zarar verir. Boş bırakmayı öğrenmelisiniz. Öss'de çok zor sorular vardır. Bütün soruları doğru cevaplama beklentisi içinde olmayın. Sınavlar elemeye yönelik olduğu için sorulardan en azından birkaçının güçlük derecesi çok yüksek olur. Bu yüzden her soruyu çözmeliyim gibi bir beklenti çok iddialı olur.

DesMusLite

Benimle iyi olun, yeni üyeyim Mesaj Sayısı : 11 Kayıt tarihi : 07/04/09

teknikleriniz çok uzun ama deniycem

çok uzun..

yazılarda küçük..

zor okunuyor..!!

Benimle iyi olun, yeni üyeyim Mesaj Sayısı : 7 Kayıt tarihi : 19/04/09

alıntı yaparken biraz byit çok küçük

evet aynen yazılar cok kucuk bıde dedıgn gıbı Very Happy

alıntı yaparken ne biliyim yazı renkini degıstırın Very Happy

yazı tipini, yazı boyutnu degıstırın
yinede sagol paylasım ıcın Very Happy

Benimle iyi olun, yeni üyeyim Mesaj Sayısı : 33 Kayıt tarihi : 21/03/10

bence kopyalayıp word belgesine yapıştırın sonra ister rengini ister büyüklüğünü kafanıza göre ayarlayın.. Çok zekiyimdir çooookkkkkk Verimli Çalışma Teknikleri Icon_biggrin

» Sem teknikleri sitesi
» Alternatif zayıflama teknikleri
» test çözme teknikleri
» Alexa düşürme teknikleri Alexahileleri.com sitesinde
» Çalışma