Paylaşım Türkiye
şifalı bitkiler (a-z) 212
Paylaşım Türkiye
şifalı bitkiler (a-z) 212
Paylaşım Türkiye
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


paylaşım forumu, site ekle, site tanıt, dizin
 
AnasayfaAramaLatest imagesKayıt OlSite ekleGiriş yap

 

 şifalı bitkiler (a-z)

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
haso
Yetkingrafiker
haso


BANLANDI
Mesaj Sayısı : 2099
Kayıt tarihi : 02/08/10

Kişi sayfası
Altın Altın: 0
Para Para: 0

şifalı bitkiler (a-z) Empty
MesajKonu: şifalı bitkiler (a-z)   şifalı bitkiler (a-z) EmptySalı 10 Ağus. - 23:40


Abdestbozanotu ( pimpinella saxisfrage) :Gülgillerden; siyah ve
yeşil boya çıkartılan bir bitkidir. Rutubetli yerlerde yetişir. Boyu 70
santimetre kadardır. Kökü akıcıdır.

Kullanıldığı yerler:
Mideyi kuvvetlendirir. Göğüs ağrılarını dindirir. Ateşi düşürür.
Boğmaca, öksürük ve baş ağrılarını keser. Vücuda dinçlik verir. Balgam
ve ter söker. Burun kanamalarını keser. Bademcik şişlerini indirir. Mide
yanması ve bağırsak gazlarını giderir. Çıbanın olgunlaşmasına yardım
eder.

Acı ağaç ( kuvasya ağacı ) :Sedefotugillerden; 2-3 metre boyunda
küçük bir bitkidir. İnce kabuklarının üzerinde sarı benekler vardır.
Çiçekleri kırmızıdır. Sıcak ülkelerde yetişir. Bu ülkelerde acı ağaç
kabuklarından yapılan kaplardan su içenlerin kuvvetleneceğine inanılır.
Hekimlikte; kökü, kabuğu ve odunu kullanılır. Etkili maddesi
"Quassine"dir. Çok acıdır.

Kullanıldığı yerler:
İştah açar, hazmı kolaylaştırır. Ateşi düşürür. Tükürük ifrazatını
arttırır. Mide, bağırsak, karaciğer ve böbreklerin çalışmasını düzenler.
Böbrek sancılarını keser, taşların düşürülmesine yardımcı olur.
Bağırsak kurtlarını döker. Kanamaları durdurur. Haşarat kaçırıcı olarak
da kullanılır. Fazla kullanılacak olursa; baş dönmesi, mide bulantısı ve
kusma yapar.

Acıbakla ( Lupine, Lupin, Lupine) :10-100 cm yüksekliğinde, sık
tüylü, bir senelik bitkidir. Yaprakları el şeklinde parçalı, uzun saplı,
5-9 yaprakçıklıdır. Çiçekleri dik salkım durumunda, beyaz veya mavimsi
renkli, çiçek taç yaprağı kelebek şeklindedir. Yahudi baklası diye de
tanınır.Türkiye’de yetiştiği yerler: Akdeniz bölgesi, Bursa, Antalya ve
Konya çevreleridir. Memleketimizde üç türü bulunmaktadır.- Beyaz yahudi
baklası: Beyaz çiçeklidir. 120 cm kadar yükseklikte, bir yıllık bir
bitkidir.- Sarı çiçekli yahudi baklası: Vatanı, Orta ve Güney
Avrupa’dır.- Mavi çiçekli yahudi baklası: Vatanı, Akdeniz çevresi
memleketleridir.

Kullanıldığı yerler:
Tohumlarının idrar söktürücü, kan temizleyici ve kurt düşürücü tesiri
vardır. Bazı türlerinin kavrulmuş tohumları “sebze kahvesi” ismiyle
kahve yerine kullanılmaktadır. Fakat alkaloid taşıyan türlerinin bu
şekilde kullanılması tehlikelidir.

Acıçiğdem ( Herbstzeitlose, Krokus, Colchique, Colchicum, Autumn
crocuses) :Boyu 10-30 cm yüksekliğe ulaşan, otsu ve yumrulu bir
bitkidir. Sonbaharda morumsu pembe renkli, 6 parçalı çiçekler açar.
Yaprak ve meyvaları ise ilkbaharda ortaya çıkar. Sonbaharda çiçek
açtığından dolayı halk arasında “güz çiğdemi” olarak da
bilinir.Yetiştiği yerler: Türkiye’de pek bulunmaz. Avrupa’nın sulak
çayırlarında bol miktarda yetişir.

Kullanıldığı yerler:
Tıbbi önemi haiz bir bitkidir. Kullanılan kısmı yumru ve tohumlarıdır.
Tohum ve yumruların idrar arttırıcı, terletici, müshil ve romatizma
ağrılarını dindirici etkisi vardır. Alkaloitlerin çok yüksek zehirleyici
özelliği olduğundan, bu droglar, dahilen ancak hekim kontrolünde
kullanılabilir. Eskiden halk arasında romatizma ağrılarını dindirmek
için haricen kullanılırdı. Bunun için bir tutam acı çiğdem tohumu, 2-3
diş sarmısak ile havanda iyice dövülür. Elde edilen sulu kısım bir
tülbente emdirilip, ağrıyan kısma sarılır. Bu pansuman birkaç gün arka
arkaya tekrarlanır.

Adaçayı ( salvia officinalis ) :Ballıbabagillerden; özellikle
Akdeniz bölgesinde yetişen ıtırlı bir bitkidir. Menekşeye benzeyen
çiçekleri haziran, temmuz aylarında açar. Yaprakları uzun, kenarları
tırtıllı, beyazımsı yeşil renktedir. Hafif kafuru kokusu vardır. Çiçek
açtığı zaman toplanıp, kurutulur.

Kullanıldığı yerler:
Mide va bağırsak gazlarını giderir. Mide bulantısını keser. Hazım
sisteminin düzenli çalışmasını sağlar. Boğaz, bademcik ve dişeti
iltihaplarını giderir. Göğsü yumuşatır. Astımdaki sıkıntıları geçirir.
İdrar ve ter söktürür. Banyo suyuna katılıp yıkanılırsa; zindelik verir.
Günde, 3 kahve fincanından fazla içilmemelidir.

Adamotu (Alraunwurzel, Mandragore, Mandrake) :Mavimsi-mor renkli
çiçekler açan, rozet yapraklı ve kazık köklü çok yıllık otsu bir
bitkidir. Kökleri insana benzediği için, bu isim verilmiştir.Türkiye’de
yetiştiği yerler: Batı ve Güney Anadolu.

Kullanıldığı yerler:
Kökleri % 0,3 oranında Hiyosiyaminlerle Skopolamin alkaloitlerini taşır.
Bundan dolayı zehirli bir bitkidir. Ağrı kesici, yatıştırıcı, cinsel
gücü arttırıcı etkileri vardır. Halen tedavide çesitli preparatların
terkibinde kullanılmaktadır. Rastgele kullanıldığında zararlı olur.

Adasoğanı (Scille, Scillae bulbus, Sea onion, Urginea maritima)
:Zambakgillerden bir çesit bitkidir. Yaprakları uzun şerit şeklindedir.
Çiçekleri yeşil ve beyaz damarlıdır. 2 kilogram kadar olan soğan kısmı,
yapraklarının altındadır. Acı ve zehirlidir. 7,5 gram adasoğanı, bir
insanı rahatça öldürebilir. Tazeyken kullanılmaz. Aksi halde zehirlenme
ve kusmalara yol açar. Soğanın etli olan orta kısmı, dilimlenerek
kurutulur. Sonra dövülüp toz haline getirilir. Çok iyi bilmeden
kullanılmamalıdır.

Kullanıldığı yerler:
İdrar söktürür. Kalp hastalarında vücudda biriken suyu boşaltır. Azotemiyi azaltır. Böbrek hastaları kullanmamalıdır.

Ahlat (Yaban armudu, Piraster, Pirus elaegrifolia, Wild pear-tree,
Poirier sauvage) :Gülgillerden, kendi kendine yetişen ve üzerine armut
aşılanan bir ağaçtır. Yemişi iyice olgunlaştıktan sonra yenir.

Kullanıldığı yerler:
Meyveleri ishal keser. Zehirli hayvan sokmalarında, filizi ezilip yaraya sürülür.

Ahududu (Himbeere, Framboise Common, Rasberry bush) :Ağaç çileği ve
sultan böğürtleni olarak tanınır. Haziran-Temmuz ayları arasında
beyazımtırak renkli çiçekler açan, 30-150 cm boyunda, çok senelik,
dikenli, çalı görünüşünde bir bitkidir. Dağlık mıntıkaların orman ve
korularında tesadüf edilir. Gövdesi dallı, dikenli ve yatıktır.
Yaprakları 3-5 parçalı, sivri uçlu, yaprak sapı kıvrık dikenlidir.
Çiçekleri ekseriya dalların ucunda 5-10 çiçekli salkım halindedirler.
Meyvesi etli ve birçok eriksi tipli meyvelerin biraraya gelmesi ile
meydana gelmis, küre biçiminde, kırmızı renkli ve güzel kokuludur.
Meyveleri temmuz ve agustos aylarında olgunlaşır. Çoğu çesitleri
bahçelerde yetiştirilir. Umumiyetle sonbaharda 1-1,5 m aralık bırakılmak
suretiyle dikilir. Ahududurar her 6-7 senede bir yenilenmelidir.
Türkiye’de; Ege, Marmara, Karadeniz bölgelerinde yetiştişir

Kullanıldığı yerler:
Kullanılan kısmı, meyve, çiçek ve yapraklarıdır. Meyveler tamamen
olgunlaştıkları zaman toplanır. Yapraklarında tanen, meyvelerinde ise
organik asitler (malik asit, sitrik asit vs.) şeker, pektin, uçucu ve
sabit yağlar bulunmaktadır. Yaprakları bogaz hastalıklarında gargara
için kullanılır. Çiçeklerinden romatizma ve nikris (gut) hastalıklarında
faydalanılır. Taze olarak, şeker ve böbrek hastalıklarında perhiz
yiyeceği olarak istifade edilir. Halk arasında ishal ve ateşli
hastalıklara karşı tavsiye edilir.

Akasya ( salkım ağacı) :Baklagillerden; bir çeşit süs ve gölge
ağacıdır. Salkım çiçekli ve küçük yapraklıdır. Çiçekleri güzel kokar.
Çiçekleri kullanılır.

Kullanıldığı yerler:
Astım ve Nefes darlığını giderir.

Akdiken (Gemeiner Kreuzdorn, Nerprun Alaterne, Common Buckthorn)
:Mayıs-Haziran aylarında, sarı-yeşil renkli, küçük çiçekler açan bodur
bir ağaçtır. Orman ve koru kenarlarında bulunur. Dalları karşılıklı,
uçları diken halindedir. Yaprakları karşılıklı ve saplıdır. Çiçekler
küçük demetler halinde bir araya toplanmıştır. Küre şeklinde ve bezelye
büyüklüğündeki meyvası evvela yeşil, olgunlukta morumsu-siyah renk
alır.Türkiye’de yetiştiği yerler: Bolu ve Trabzon civarıdır.

Kullanıldığı yerler:
Bitkinin kullanılan kısmı taze meyvalarıdır. Meyvalerında yağ, renkli
maddeler, şeker ve glikoz vardır. İyi bir müshildir. Şurubu yapılır.
Müshil ilacı olarak kullanılır. Bunlardan başka meyvalarından yeşil bir
boya da hazırlanır. Memleketimizde yetişmekte olan bir Akdiken çeşidi de
“Cehri” adıyla anılır. Bu cins sadece memleketimizde yetişir.

Akkuş ağacı (
kayınağacı )Kayıngillerden; nemli topraklarda yetişen bir ağaçtır.
Meyveleri küçüktür. Yaprakları ilkbahar aylarında toplanıp kurutulur.

Kullanıldığı yerler:
İdrar söktürür. Vücutta biriken suyu boşaltır. Böbreklerin düzenli
çalışmasını sağlar. Şişmanlamayı önler. Romatizma ağrılarını
dinlendirir. Ayak kokularını keser. Saçları gürleştirir, kepekleri yok
eder. Cilt hastalıklarını tedavi eder. Kalp kifayetsizliğinin sebep
olduğu idrar tutukluğunu giderir. Vücutta biriken tuzu atar. Üremi ve
albüminde faydalıdır.

Alıç ( Ekşimuşmula )Gülgillerden; kırlarda yabani olarak yetişen bir
ağaçtır. Meyveleri; küçük muşmulaya benzer, kırmızı renklidir. Tadı
mayhoştur. Hekimlikte meyvesi kullanılır.

Kullanıldığı yerler:
Asabi çarpıntıları giderir. Sinir bozukluğunu geçirir. Yüksek tansiyonu
düşürür. Aritmide kullanılır. Uykusuzluğu giderir. Kalbi kuvvetlendirir.
Damar sertliği ve göğüs nezlesinde faydalıdır.

Altınbaşak otu ( solidago officinalis )İdrar tutukluğu, albümin, nefrit, üremi ve sistit tedavisinde kullanılan bir çeşit bitkidir.

Kullanıldığı yerler:
Asabi çarpıntıları giderir. Sinir bozukluğunu geçirir. Yüksek tansiyonu
düşürür. Aritmide kullanılır. Uykusuzluğu giderir. Kalbi kuvvetlendirir.
Damar sertliği ve göğüs nezlesinde faydalıdır.

Altınkökü ( ipeka )Güney Amerika'da yetişen bir bitkidir.Kullanılığı
yerler:Az miktarda kullanıldığı takdirde tatlandırıcıdır. Yüksek
dozlarda kullanılırsa kusturur, ishal yapar. Müzmin bronşitte ifrazatı
artırır.

Amberkabuğu ( croton elutheria )Antil adalarında yetişen
"liquidamber/sığla ağacı" denilen ağacın kabuğudur. Kabukların dışı
kahverengiye yakın gri; içi ise sarıdır. Yandığı zaman hoş bir koku
verir.

Kullanıldığı yerler:
Dizanteri ve ishali keser. Hazım bozukluklarını giderir. Kansızlıkta faydalıdır. Anne sütünü artırır.

Amberbaris ( kadıntuzluğu )Yabani, çalı şeklinde, sarı çiçekli bir
ağaçtır. Kökü acıdır. Yaprakları ve yemişi tatlıdır. Seyrek ormanlarda
bulunur. Boyu 2-3 metre arasındadır. Meyvelerinde bol miktarda C
vitamini vardır. Meyveleri, kabukları ve kökü kullanılır.

Kullanıldığı yerler:
Karaciğer ve safra kesesi hastalıklarını iyileştirir. Ateşi düşürür.
Hazım bozukluklarını giderir. Bağırsak iltihaplarını tedavi eder.
Öksürüğü keser. Mideyi kuvvetlendirir. İştah açar. Ağız yaralarını
iyileştirir. Kan dolaşımını düzenler. Yüksek tansiyonu düşürür. Siyatik,
romatizma ve eklem ağrılarını giderir.

Anason (Anis, Anis, Anise)Haziran-Agustos aylarında, beyaz renkli
çiçekler açan, 50-60 cm yüksekliğinde, bir senelik bitki. Gövde dik,
silindir biçiminde, içi boş, çok dallı, tüylü ve üstü çizgilidir. Alt
yaprakları uzun saplı, oval veya kalb biçimindedir. Çiçekler bileşik
şemsiyelerde toplanmışlardır. Meyveleri armut şeklinde küçük, üzeri
tüylü, yeşilimsi sarı renklidir.Başta Ege bölgesi olmak üzere bütün
Anadolu’da bahçelerde yetiştirilir. Kültür anasonunun vatanının Anadolu
olduğu tahmin edilmektedir. Meyvalarında nişasta, müsilaj, sabit ve
uçucu yağ bulunmaktadır. Uçucu yağ miktarları bitkinin cinsine ve
yetistiği yerin şartlarına bağlıdır. Uçucu yağın % 80-90’i anetoldür.
Anetol, zehir etkili fakat bu etkisi şok olmayan bir maddedir.
Meyvelerinden su buharı distilasyonu ile elde edilen anason yağı, hemen
hemen renksiz ve karakteristik kokuludur. Anason tıpta midevi, bağırsak
gazlarının teşekkülünü önleyici, hazmı kolaylaştırıcı ve göğüs
yumuşatıcı olarak kullanılır. Ayrıca nefes darlığı, öksürük ve kalb
çarpıntısı rahatsızlıklarında da etkilidir. Anason yüksek dozda
alındığında baş ağrısı, uyuşukluk, görme zorluğu yapar. Daimi
kullananlarda anisizm hastalığına sebeb olur. Bilhassa çocuklara uyku
vermede, midede teşekkül eden gazları gidermede çok faydalıdır. Bebekler
için bir çay kaşığı tohum bir bardak suya olmak üzere çay olarak
hazırlanır. Yemeklerden önce veya süte katılarak bir kaç çay kaşığı
verilir. Büyükler % 1-2’lik çayını günde 2-3 bardak alabilir. Türkiye’de
Bütün Anadolu'da yetişir.

Kullanıldığı yerler:
Kullanılan kısmı, meyvaları ve yapraklarıdır. Meyveleri tamamen
olgunlaştıktan sonra toplanır ve gölgede kurutulur. Hazmı kolaylaştırır.
İştahsızlığıi giderir. Mide ve barsak gazlarını söktürür. İdrar
artırır. Migren ağrılarını keser. Astım, nefes darlığı ve bronşitte
görülen şikayetleri giderir.

Andızotu (Atgözü, Kızılağaç, Inula, Inula helenium, Annuèe
inule)Bileşikgillerden, nemli yerlerde yetişen, 1 metre kadar sapı olan
bir çesit ottur. Yaprakları büyük, yumuşak ve yuvarlaktır. Çiçekleri
sarı renkte olup, acı ve kokuludur. Kökü kalındır. Meyveleri küçük,
fıstık kozalağına benzer.

Kullanıldığı yerler:
Mideyi kuvvetlendirir. Balgam söker. Mikropları öldürür. Vücudda biriken
tuzu atar. Üremi, nefrit, sistit, İdrar yolları hastalıklarında
faydalıdır. Nefes darlığıını giderir. Karaciğer hastalıklarını tedavi
eder. Kaşıntıları keser. Fazla kullanıldığı zaman, mide bulantısı yapar.

Antepfıstığı ( Şam fıstığı)Antepfıstığıgiller familyasındandır;
Gaziantep havalisinde yetiştirilen, 5-10 metre yüksekliğinde bir ağaç ve
bunun meyvesidir. İçeriğinde sabit yağ, sakkaroz ve proteinli maddeler
vardır.

Kullanıldığı yerler:
Vücudun gelişmesini sağlar. Bedeni ve zihni gücü arttırır. Cinsel
istekleri kamçılar. Böbrek ve safra kesesi ağrılarını hafifletir. Göğsü
yumuşatır, öksürük söktürür.

Ararot ( Maranta nisastası, Arrow-root )Sıcak iklimlerde yetişen
"Maranta" adlı kamıştan veya ona benzer başka bitkilerin köklerinden
çıkarılan beyaz bir tozdur. Nişastadan daha incedir. Kokusu ve tadı
yoktur.

Kullanıldığı yerler:
Çocuk maması yapımında kullanılır. Süt çocuklarına ve nekahat
dönemindeki hastalara verilir. Hastalıklardan sonra görülen
halsizlikleri giderir.

Ardıç (Wacholder, Geniévre, Juniper) :Kışın yapraklarını dökmeyen
daimi yeşil ağaçlardan. Yaprakları küçük pulsu veya iğne şeklinde olup
1-2 cm uzunluğundadır. Bir evcikli veya iki evcikli bitkilerdir. Ardıç
yemişi diye anılan kozalakları dişi ağaçlar üzerinde bulunur. Ardıç
türleri kozalaklarının büyüklüğüne, rengine ve özellikle her kozalağın
içinde bulunan tohumlarının sayısına göre birbirinden ayırt
edilir.Çesitleri ve kullanıldığı yerler: Sıcak iklimlerde ve korunmuş
alanlarda ağaç gibi büyümesine karşılık, soğuk bölgelerde çalı
manzarasındadırlar. Genel olarak odunu yumuşak ve dayanıklıdır. Kurşun
kalem yapılır. Kerestesi de demiryolu traversi olarak kullanılır. Bütün
Kuzey Yarımküre’de yetişen 60 türü vardır. Memleketimizde 8 ardıç türü
yetişmekte olup önemlileri şunlardır:- Katran ardıcı (Juniperus
oxycedrus): Trakya ve Anadolu’da yaygındır. Çalı veya küçük bir ağaç
şeklindedir. Yaprakları üçlü ve batıcıdır. Kozalakları kırmızımsı olup
iki tohumludur. Dallarından elde edilen katranı cilt hastalıklarında
kullanılır.- Adi ardıç (Juniperus communis): Memleketimizde Trakya
bölgesinde tesadüf edilen çalımsı veya küçük agaçlardandır, yaprakları
batıcıdır. Kozalakları mavimsi siyah renkli, üç tohumludur. İdrar
söktürücü olarak kullanılır.- Bodur ardıç (Juniperus nana): Memleketimiz
dağlarında, özellikle Kuzey Anadolu dağlarında geniş topluluklar
meydana getirir. Kozalakları mavimsi siyah renklidir. Yenir ve idrar
söktürücü özelliktedir.- Kokar ardıç (Juniperus foetidissima): Doğu
Akdeniz Bölgesi ağacıdır. Memleketimizin dağlık yerlerinde yetişir.
Sürgünleri dört köşeli, kozalakları mavimsi siyah renkli, 1-2
tohumludur. Yapraklar ezildiği zaman fena kokular çıkarır.- Yüksek ardıç
(Juniperus excelsa): Memleketimizin dağlık bölgelerinde yetişir.
Sürgünleri dört köşeli değildir. Kozalakları mavimsi siyah renkli, 4-6
tohumludur.- Finike ardıcı (Juniperus phoenicea): Batı ve Güney
Anadolu’da yetişen çalımsı, bodur ağaçlardandır. Kozalakları kızılımsı
kahverengi, 4-9 tohumludur.

Armut ( pirus communis ) :Gülgillerden; çiçekleri beyaz bir ağacın
meyvesidir. Armut; suluca yumuşak tatlı ve küçük çekirdeklidir. Rengi
sarı ile yeşil arasında değişir. Ankara, Mustabey, Çengel, Kumla, Bey
olmak üzere birçok çeşidi vardır.Kullanildigi yerler: Böbreklerin
düzenli çalışmasını sağlar. İdrarı bollaştırır. Böbrek kum ve taşlarının
dökülmesine yardım eder. Yüksek tansiyonu düşürür. Kanı temizler bütün
salgı bezlerinin normal çalışmasını sağlar. Kansızlığı giderir,
kabızlığı önler. Sinirleri yatıştırır. Zihni yorgunluğu giderir.
Susuzluğu keser. Tükürük ifrazatını artırır. Hamilelerin kusmalarını
azaltır. Hazımsızlığı giderir. Mafsal kireçlenmesi, nikris ve
romatizmada faydalıdır. Şeker hastaları da yiyebilir. Midesi zayıf
olanların kompostosunu içmeleri tavsiye edilir. Yemeklerden önce yenecek
olursa daha faydalı olur.

Arpa ( hordeum vulgare ) :Buğdaygillerden; taneleri ekmek ve bira
yapmakta kullanılan bir bitkidir. Hayvan yemi olarak da verilir.
Nişastası boldur. Kavrulup kahveye de karıştırılır.Kullanildigi yerler:
İdrar söktürür. Mesane ve idrar yollarındaki iltihapları temizler.
Böbrek ve kum taşlarının dökülmesine yardım eder. Prostat büyümesini
önler. Asabi kusmaları durdurur. Boğaz ve yarımbaş ağrılarını dindirir.
Dil iltihaplarını giderir. Temriye ve mayasılda haricen kullanılır.

Aslanağazı (Kurtagzı, Tavşandudağı, Anthirinum, Linaire, Muflier)
:Türlü renklerde yetişen güzel görünümlü bir bitkidir. Kokusuzdur. Daha
ziyade süs bitkisi olarak kullanılır.Kullanildigi yerler: Balgam
söktürür. Bronşitte rahatlık verir.

Aslandişi (Yabani acimarul, Karahindiba, Taraxacum officinalis, Dent
de lion, Dandelion)Bileşikgiller familyasından, yol kenarlarında, çayır
ve hendeklerde yetişen bir çeşit bitkidir. Yaprakları rozet
şeklindedir. Çiçekleri sarıdır. Taze yaprakları salata olarak
yenilebilir. Kökünde, Teraxacin, Levulin, Inulin ve şeker vardır.
Yaprakları ilkbahar, kökleri ise sonbahar aylarında toplanıp kurutulur.

Kullanıldığı yerler:
İdrar söktürür. Mesane ve kalınbağırsak iltihaplarını giderir. Gögsü
yumuşatır, öksürüğü keser. Balgamlı ishalleri keser. Karaciger
şişkinliğini indirir. Böbrek ve safra taşlarını düşürür. Sarılıkta
faydalıdır. Anne sütünü artırır. Taze filizleri kırıldığı zaman akan
sütü de dişleri temizler. Ögütülen kökü, kahveye de katılır.

Aslanpençesi ( alchemila vulgaris ) :Gülgillerden; çayırlarda,
ormanlarda yetişen ve türlü çeşitleri olan bir yabani bitkidir. 5-7
parçalı olan yaprakları büyüktür. Kökü geniştir. Çiçekleri; ufak yıldız
şeklinde olup, yeşilimtıraktır. Mart-Temmuz ayları arasında toplanıp,
kurutulur.

Kullanıldığı yerler:
Ateş düşürür. Vücuda kuvvet verir. Yarımbaş ağrılarını keser. Anne sütünü artırır.

Asma ( vitis ) :Asmagiller familyasından tırmanıcı, uzun ömürlü,
ağaçsı bir bitkidir. Mayıs-Haziran ayları arasında çiçek açar. Gövdesi
üzerindeki kabuklar zamanla esmerleşip şeritler halinde dökülür.
Çiçekleri küçük, yeşilimsi renktedir. Yapraklarının taban kısmı kalp
şeklindedir. Kenarları dişli ve ucu sivridir. Üst yüzleri tüysüz, alt
yüzleri ise tüylüdür. Meyvelerine üzüm denir. Kuru veya yaş olarak
yenir.

Kullanıldığı yerler:
Yaprakları ile yapılan ilaçlar kanamayı durdurur. Vücuda kuvvet verir. Sarılığı keser. İshali durdurur.

At kestanesi ( hindkestanesi ) :Atkestanegiller familyasından; süs
olarak yetiştirilen iri bir gölge ağacıdır. Nisan-Temmuz aylarında çiçek
açar. Meyveleri kestaneye benzer. İçinde nişasta, saponin ve yağ
vardır.Kullanildigi yerler: Kabuklarından yapılan ilaçlar ateşi düşürür.
Vücuda kuvvet verir. Tohumları ise romatizma ve mafsal ağrılarını
giderir. Varis flebit ve basur memelerinin tedavisinde ve deri
çatlaklarını gidermekte kullanılır.

At kuyruğu ( zemberekotu ) :Atkuyruğugillerden; kök sapı ömürlü
olan, nemli yerlerde yetişen bir bitkidir.Kullanildigi yerler: İdrar
tutukluğunu giderir. İdrarı artırır. Böbrek taşlarının düşürülmesinde
yardımcı olur. İdrar torbasındaki iltihabı giderir. Kan işemeyi keser.
Albümin miktarını düşürür. Zatülcenp ve karaciğer hastalıklarının
tedavisinde kullanılır. Nikris ve romatizmanın şikayetlerini giderir.
Tavsiye edilen miktardan fazla kullanılmamalıdır.

Ayı üzümü ( İt üzümü ) :Fundagillerden;
küçük taneler halinde kırmızı renkli yemişleri olan, tüylü bir
bitkidir.1-3 metre yüksekliğindedir. Her mevsimde yaprakları vardır.
Makilerde bulunur. Dalları kırmızımtırak kahverengidir. Yaprakları
şimşir yapraklarına benzer. İçinde Hydrochinone vardır. Sonbahar
aylarında toplanıp kurutulur. Çiçekleri pembe salkımlar halindedir. Ev
ilaçlarında yaprakları kullanılır.

Kullanıldığı yerler:
Kuvvet verir. İshali keser. İdrar yollarını temizler. İdrar söktürür.
Ateşi düşürür. İdrar yollarındaki taşların düşmesine yardım eder.
Prostat büyümesinden kaynaklanan şikayetleri giderir.

Aylandız ( kokarağaç ) :Sedefotugillerden;
bir çeşit süs ağacıdır. Çiçekleri uzun salkım şeklindedir. Kokusu
keskindir. Meyveleri sonbaharda dökülmeden önce kızarır.

Kullanıldığı yerler:
Bağırsak solucanlarını düşürür.

Aynısefa ( gecesefası ) :Bileşikgillerden çiçekleri güzel, sarı renkli bir bitkidir.

Kullanıldığı yerler:
İdrar söktürür. Terletir. Aybaşı kanını söktürür ve aybaşı kanamalarının
normal olmasını sağlar. İştah arttırır. Nikris ve sıracada da
faydalıdır.

Ayrıkotu (GemeineQecke, Chiendent commun, Common Couch Grass, Scutch, Twitch) :Temmuz-agustos
ayları arasında yeşil veya morumsu-yeşil renkli başaklar veren, 30-100
cm boyunda, çok senelik otsu bir bitkidir. Toprak altında çok fazla
yayılmış olan ana kökleri bulunur. Bilhassa kumlu toprakları sever.
Gövdeleri dik, tüysüz ve içi boştur. Yaprakları dar, uzun, ince, paralel
damarlı, sivri uçlu, koyu yeşil renklidir. Çiçekler gövdenin ucunda ve
yassı bir başak durumunda toplanmışlardır. Meyve sarımsı renkli ve
uzuncadır. Bitkinin etli kökleri çok eskiden beri üriner hastalıklarda
kullanılan önemli bir halk ilacıdır. Kökler mesane ve böbrek iltihapları
dahil, mesanedeki taş ve kumları düşürmek için kullanılan iyi bir idrar
söktürücüdür. İdrar arttırıcı olarak mısır püskülü, arpa ile beraber
kaynatılarak kullanılır. Hatta köpekler bile ağız ve barsaklarını
temizlemek için bitkinin yapraklarını büyük bir zevkle yedikleri için
bitki "köpekçimeni" olarak da bilinir. Tarlalarda belirtilen türden
başka, buna çok benzeyen büyük ayrıkotu (cynadan dactylon) olarak
bilinen çeşidinin daha kalın kökleri olup, nişasta da taşımasıyla
ayrılır ve digeri gibi kullanılır. Türkiye’de; İstanbul, Trakya, Mugla,
Anadolu'da yetişir.

Kullanıldığı yerler:
Kullanılan kısımları kökleridir. Köklerinde triticin, uçucu yağ, müsilaj ve potasyum bulunur.

Ayva ( sefercel ) :Gülgillerden
çiçekleri iri ve pembe renkli; yapraklarının altı tüylü, orta
yükseklikteki bir ağacın meyvesidir. Ayva; limondan büyük, sarı renkte,
tüylü, mayhoş, dokusu sertçe ve ufak çekirdekli bir meyvedir. Vitamini
boldur. Çiğ yenilmesi tavsiye edilmez. Komposto veya jöle yapılarak veya
külde pişirildikten sonra yenmesi uygundur.

Kullanıldığı yerler:
İshal ve dizanteriyi keser. Mide ve bağırsakları kuvvetlendirir. İnce
bağırsak iltihabını giderir. Kanı temizler. Karaciğer tembelliğini
giderir. Safra akışını sağlar. Çarpıntıyı dindirir. Kadınlarda görülen
beyaz akıntıyı keser. Bronşit, müzmin öksürük ve veremde faydalıdır.
Ağızdan su gelmesini ve kan kusmayı önler. Vücudun gelişmesine yardım
eder. Merhem yapılarak kullanıldığı takdirde; el ayak ve meme ucu
çatlaklarını, yüz ve boyun kırışıklıklarını giderir. Egzama
kaşıntılarını ve basur memelerinin doğurduğu şikayetleri giderir.
Kabızlık çekenler ve tansiyonu yüksek olanlar yememelidir
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
şifalı bitkiler (a-z)
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Şifalı Bitkiler
» Şifalı Bitkiler
» şifalı bitkiler (a-z) devamı
» şifalı bitkiler (a-z) devamı
» şifalı bitkiler (a-z) devamı

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Paylaşım Türkiye :: Sağlık Bilgisi :: Alternatif Tedavi-
Buraya geçin: