Paylaşım Türkiye
Böbrek tranplantasyonu nakli ve hastalar için nakil rehberi 212
Paylaşım Türkiye
Böbrek tranplantasyonu nakli ve hastalar için nakil rehberi 212
Paylaşım Türkiye
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


paylaşım forumu, site ekle, site tanıt, dizin
 
AnasayfaAramaLatest imagesKayıt OlSite ekleGiriş yap

 

 Böbrek tranplantasyonu nakli ve hastalar için nakil rehberi

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
haso
Yetkingrafiker
haso


BANLANDI
Mesaj Sayısı : 2099
Kayıt tarihi : 02/08/10

Kişi sayfası
Altın Altın: 0
Para Para: 0

Böbrek tranplantasyonu nakli ve hastalar için nakil rehberi Empty
MesajKonu: Böbrek tranplantasyonu nakli ve hastalar için nakil rehberi   Böbrek tranplantasyonu nakli ve hastalar için nakil rehberi EmptySalı 10 Ağus. - 21:23

Son dönem böbrek yetersizliğinin seçkin tedavi şekli olan
transplantasyonun başarılı olması ameliyat öncesi dönemde yapılan
hazırlıklar ile yakından ilgilidir. Bu dönemde, tıbbi incelemeler
sürdürülürken hastaların bazı noktalara özen göstererek kendilerini
ameliyata hazırlamaları ameliyat sonrasında karşılaşılabilecek soruları
en aza indirger.
Burada önce, böbrekler, görevleri, son dönem böbrek yetersizliği ve
tedavi seçenekleri hakkında kısa bilgiler verilmiştir. Daha sonra, hem
organ donörleri (vericiler), hemde hastalarda ameliyat öncesi dönemde
dikkat etmesi gereken noktalar özetlenmiştir. Son olarak, poliklinik
kontrolleri sırasında böbrek vericisi ve transplantasyon adayı hastalar
tarafından sıklıkla sorulan sorulara yanıtlar verilmiş ve konuya açıklık
getirilmeye çalışılmıştır.
Yararlı olması dileğiyle...

Böbrekler ve Görevleri
İnsan vücudunda, normalde, bel kemiğinin sağ ve solunda yer alan iki
böbrek vardır. Her bir böbrek yaklaşık 12 cm uzunluğunda ve 150 gr.
ağırlığındadır. Bu organlar mikroskop ile incelenince nefron adı verilen
süzme ünitelerinin varlığı saptanır. Her böbrekte yaklaşık bir milyon
tane nefron bulunur; bu küçük yapılar kendilerine gelen kanı devamlı
süzerek idrarı meydana getirirler. Oluşan idrar, önce böbreklerin iç ve
orta kısmında bulunan havuzcukta (pelvis) birikir, daha sonra üreter adı
verilen iki boru aracılığıyla mesaneye taşınır. Mesane dolduğunda idrar
yapma isteği uyanır. Böylece idrar dışarı atılır.
Böbreklerin en önemli gerevi, kanı zararlı atıklardan temizlemek,
vücudun su ve tuz dengesini düzenleyerek, tüm organ ve sistemlerin belli
bir uyum içinde çalışmasını sağlamaktır.

Söz konusu görevler tam olarak yapılamazsa, vücutta zararlı maddeler, su
ve değişik yapıda tuzlar birikir ve kimyasal denge bozulur. Bu durumda,
başta kalp ve beyin olmak üzere tüm diğer organlar görevlerini yerine
getiremez hale gelir.

İnsan vücudunda, normalde iki böbrek bulunur, ancak sağlıklı olan ve
yeterli çalışan tek bir böbrek de vücudun tüm gereksinimlerini
rahatlıkla karşılayabilir.
Böbreklerin, ayrıca hormon yapmakla ilgili görevleri vardır.
Salgıladıkları değişik yapıda hormonlar, kan yapımı, kemik gelişmesi ve
tansiyonun belirli düzeyde tutulmasına yardımcı olur. Böbrek
yetersizliği durumunda bu hormonların salgılanmasında düzensizlik olduğu
için daha önce sözünü ettiğimiz bozukluklara ek olarak kansızlık, kemik
hastalıkları ve tansiyon ayarsızlıkları da ortaya çıkar.

Son Dönem Böbrek Yetersizliği, Nedenleri, Tedavi Seçenekleri
Böbreklerin, görevlerini dönüşümsüz biçimde yitirmeleri ile ortaya çıkan
hastalık tablosuna son dönem yetersizliği ya da kısaca üreme denir. Bu
hastalıkta su ve tuz dengesi bozulur, vücutta zararlı maddeler birikir
ve önceki bölümde sözünü ettiğimiz diğer bozukluklar ortaya çıkar.
Sonuçta, vücudun tüm organ ve sistemlerini ilgilendiren şikayet ve
bulgular belirir.

Üremik hastalarda görülen başlıca belirtiler şunlardır:
Halsizlik, solukluk, iştahsızlık, ağızda kötü koku, bulantı, kusma,
ishal, karın ağrısı, tansiyon yüksekliği, nefes darlığı, yorulma ve
istirahatle ortaya çıkan göğüs ağrıları, öksürük, balgam, inatçı
kaşıntı, sık olarak ateşli hastalıklara yakalanma, psikolojik
bozukluklar, şuur bulanıklığı, sara (epilepsi)'ye benzer nöbetler ve
üremik koma.
Hastalık uygun şekilde tedavi edilmezse ölüm kaçınılmazdır.
Böbrek yetersizliğine neden olan hastalıklar içinde en sık rastlanılanı
'glomerulonefrit' adı verilen özel tipte iltihaplardır. Doğumsal bazı
böbrek hastalıkları, şeker hastalığı ve yüksek tansiyonun böbreğe
yaptığı zararlar, böbrek taşları ve idrar akımındaki engele bağlı olarak
gelişen iltihabi hastalıklar, bazı ilaç ve zehirli maddelerin yaptığı
yıkım da son dönem böbrek yetersizliğine yol açabilir. Bu hastalıkların
bazıları erken dönemde fark edilirse tedavi edilerek böbrek yetersizliği
önlenebilir veya geciktirilebilir, diğer bir bölümü ise sinsi olarak
seyreder ve ancak son dönem böbrek yetersizliği aşamasına gelindiğinde
şikayetler belirir ve hasta hekime başvurur.

Üremin ortaya çıkış nedeni ne olursa olsun, bu dönemdeki hastalar için,
başlıca 3 tedavi seçeneği vardır:
1. Sürekli, düzenli hemodiyaliz
2. Sürekli periton diyalizi
3. Canlı ve kadavra donörlerden (vericilerden) yapılan böbrek transplantasyonu

Hemodiyaliz tedavisinde, hastanın belirli günlerde hemodiyaliz
makinesine girmesi, periton diyalizinde ise kendisinin veya bir
yakınının periton diyalizi (hastanın karın boşluğuna özel sıvıların
verilip geri alınması) işlemini uygulaması gerekmektedir. Ancak
uygulanan bu tedavi metodları kısmen de olsa hareket serbestisini
kısıtlar ve psikolojik sorunlar doğurabilir. Ayrıca diyaliz
tedavilerinde böbreğin sadece süzme fonksiyonları yerine getirilir,
hormonlar fonksiyonlar eksik kalır.

Başarılı böbrek transplantasyonlarında sonra ise diyaliz tedavisini
gereksinim kalmaz, hasta bağımsız bir hale gelir. Diyet ve sıvı
kısıtlamaları ortadan kalkar. Sağlıklı bir böbreğin tüm fonksiyonları
yerine getirildiği için fiziksel ve psikolojik olarak da birey kendini
daha iyi hisseder. Ancak bu tedavi şeklinin de bazı riskleri vardır.
Böbrek nakli yapılan hastalara, yeni böbreğin vücut tarafından
reddedilmesini önlemek amacıyla, sürekli olarak iki veya üç ilacın
birlikte kullanıldığı tedavi programları uygulanmaktadır. Bu ilaçlar,
nakledilen böbreğin reddini önlemekle beraber, vücut direncini de
azaltır ve iki önemli yan etkiye neden olur:
1. Her türlü iltihabi hastalığa karşı vücudun savunması azalır.
2. Tümör oluşumu riski normal insanlara göre biraz daha artar.
Böbrek naklinin ve reddi önlemek için uygulanan tedavilerin,
anlatılanların dışında başka yan etkileri de vardır, ancak bunlar fazla
önemli değildir ve kolaylıkla kontrol altına alınabilir.

Böbrek Transplantasyonu Genel Bilgiler
Böbrek transplantasyonu canıl veya kadavra donörlerden yapılır.
Aralarında kan bağı olan akrabalardan alınan böbrekler genellikle
hastanın vücudu ile daha iyi uyum gösterir. Bu tür canlı vericilerden
yapılan ameliyatlarda hasta ve böbrek donörü önceden ayrıntılı olarak
hazırlanır ve en uygun şartlar oluştuğunda transplantasyon
gerçekleştirilir. Onun için, canlı vericilerden yapılan
transplantasyonun başırı şansı daha fazla, ameliyat riski daha azdır.
Bununla beraber kadavra böbreği bekleyen hastaların transplantasyon
ünitesine başvurmaları sırasında tüm incelemelerinin ayrıntılı biçimde
yapılması ve yeni ilaçların uygulama alanına girmesiyle kadavra
donörlerden yapılan transplantasyonların da başarı şansı canlı
donörlerden yapılanlara yaklaşmıştır.

Ameliyat sırasında nakledilen böbrek kasığın hemen üzerine, sağ veya sol
tarafa yerleştirilir. Bu böbreğin atardamarı karın alt kısmında bulunan
büyük bir atardamara, toplardamarı da yine karnın bu kısmında bulunan
büyük bir toplardamara dikilir. İdrar borusu ise mesaneye
ağızlaştırılır.


Uygun şartlarda tüm bu ameliyat 2-4 saat kadar sürer. Her ameliyatın
kendine göre riski olduğu gibi böbrek nakli ameliyatının da riski
vardır. Fakat gelişen yeni teknikler sayesinde ameliyat sırasında ölüm
oranı %1'in altına inmiştir.

Ameliyat sonrasında, genellikle canlı vericilerden alınan böbrekler
hemen çalışmaya başlar ve bir daha diyalize girme gereksinimi kalmaz.
Kadavra vericilerden yapılan transplantasyonlardan sonra ise, yeni
böbreğin çalışmaya başlaması bazen 2-3 hafta kadar gecikebilir. Bu süre
içinde destekleyici diyaliz tedavileri uygulanır, böbrek yeterli olarak
çalışmaya başladığında ise diyaliz tedavisine son verilir.
Ameliyattan sonra hastanede kalma süresi her şeyin normal geliştiği ve sürdüğü koşullarda, ortalama 2-4 hafta kadardır.

Böbrek Vericileri (Donörleri) İçin Bilgiler
Sevdiğimiz birine iyilik yapmak, yardım edebilmek her zaman için güzel
bir duygudur. Üstelik kende vücudunuzdan bir organı bağışlayarak sevilen
yakının iyi bir yaşam sürmesini sağlamanın mutluluğu hiçbir şeyle
kıyaslanamaz.
Bu güzel duygulara rağmen, böbreklerinizden birini bağışlamak ilk anda
sizi tedirgen edebilir ve ileri dönemde kendi sağlığınızı nasıl
etkileyeceği yönünden endişelere kapılmanıza neden olabilir.
Unutmayınız: her iki böbreğin de sağlıklı olduğu durumda tek bir böbrek
sizi ömür boyu sağlıklı bir şekilde yaşatabilir.
unutmayınız: her iki böbreğin de sağlıklı olduğu durumda tek bir böbrek sizi ömür boyu sağlıklı bir şekilde yaşatabilir.

Böbrek bağışına karar verdiğinizde öncelikle sizin sağlığınızın zarar
görmemesi için çok ayrıntılı incelemeler yapılacak, ancak daha sonra
organ bağışını kabul edilecektir. Bunun in-celemeler sırasında en küçük
bir tereddüt oluşursa, durum size ve hastanıza bildirilerek başka bir
donör aranması yoluna gidilecektir.


Kısaca, eğer hekiminiz organ bağışlamanızda sakınca görmüyorsa bir
böbreğinizi gönül rahatlığıyla hastanıza verebilirsiniz. Bu durum sizin
normal yaşam sürenizde hiç bir değişiklik yapmayacaktır.


Böbreğinizi bağışlamanız için herhangi bir üst yaşıt sınırı yoktur. 65
yaş üzerinde genelde tüm organlar ile beraber böbrekler de yaşlanır ve
kısmi fonksiyon bozuklukları daha sık görülür. Yine de çoğu kez bu yaşın
üzerindeki kimselerin de böbrekleri de tamamen sağlıklı bulunarak organ
bağışlamalarına izin verilir.

18 yaşından küçük bireylerin canlı böbrek vericisi olmaları tıbben
mümkündür. Ancak toplumsal değer yargılarını da göz önünde tutarak, bu
yaşın altındaki bireylerin organ bağışını kabul etmemek daha doğrudur.
Yapılacak incelemeler sonucunda, o an için böbrek fonksiyonlarınız
yeterli bulunsa bile, daha önceden ciddi bir böbrek hastalığı geçirmiş
olmanız, tansiyonunuzun yüksek olması, şeker hastalığı saptaması
durumunda uygun bir donön olmadığınız size bildirilecektir. Hastanızı
böbrek yetersizliğine götüren neder ailevi özellik taşıyorsa en az 30
yaşında olmanız ve yapılacak incelemeler sonucunda bu böbrek hastalığına
ait hiçbir belirtinin sizde saptanmaması gereklidir.
Böbrek nakli yapılabilmesi için alıcı verici arasında, öncelikle kan
gruplarının uyumlu olması şartı aranır. Kan grupları başlıca O,A,B, ve
AB olarak dörde ayrılır. O kan grubunda olan bir şahıs her tip kan
grubuna (O, A, B ve AB) organlarını bağışlayabilir. AB kan grubundan
olan bir hasta ise her dört kan gruplu vericiden organ alabilir.

Rh kan grubu tipi organ nakli sırasında önem taşımaz

A ve B gruplu bireyler kendi gruplarından kan taşıyan bireylere organ verebilirler veya onlardan organ alabilirler.
Transplantasyonlarında kan grubu dışında, ayrıca organları oluşturan
hücre ve dokular arasında da iyi bir uyum olması şarttır. Doku uygunluğu
testleri bireyin vücudundaki doku ve organları yapı olarak bir diğer
bireyin doku ve organlarına benzer olup olmadığı araştırır. İki bireyin
dokuları birbirine ne kadar benziyorsa nakledilen organın hastanın
vücudu tarafından reddedilmesi olasılığı da o kadar azdır. Tek yumurta
(birbirinin tıpatıp aynı olan) ikizlerin arasında yapılan organ
nakillerinde red söz konusu değildir. Genellikle anne ve babaların
dokuları, çocukları ile kısmi bir uyum gösterir. Kardeşler arasında ise;
tam uyum, veya orta derecede uyum gözlenebilir, bazen de tam bir
uyumsuzluk ile karşılaşılabilir.

Organ Bağışından Önce Vericilerde (Donörlerde) Yapılan İncelemeler

1.Fizik Muayene:
Yalnızca böbrekleriniz değil, tüm organ ve sistemleriniz ayrıntılı bir
muayene ile gözden geçirilecektir. Bu muayene sırasında herhangi bir
hastalık saptandığında mümkünse tedavi edilecekseniz, ancak daha sonra
organ bağışlamanız gündeme gelecektir.

2. İdrar İncelemesi ve Böbrek Fonksiyon Testleri:
Böbreklerinizin kesinlikle sağlıklı olduğundan emin olmak için,
başvurunuzun ilk günlerinde arka arkaya pek çok kez idrar incelemeleri
ve böbrek fonksiyonu testleri yapılacaktır. Böbreklerinizin görevinde
herhangi bir aksama varsa, sağlığınızı tehlikeye atmamak için, organ
bağışında bulunmamamız önerilecektir.

3. Kan İncelemeleri:
Yapılacak çeşitli kan tahlillerinin normal bulunması; sağlıklı
olduğunuz, organ bağışında bulunabileceğiniz ve bu nedenle ileride daha
az sorunlu karşılaşabileceğinizi belirtmesi açısından önemlidir.

4. Bakteriyolojik İncelemeler:
Bulaşıcı bir hastalığınız varsa, bu hastalığa neden olan mikroplar,
böbrek nakli sırasında alıcıya da geçerek ameliyat sonrasında sorunlara
yol açabilir. Bu nedenle idrar ve boğaz kültürleri yanında, değişik kan
tahlilleri de yapılarak bulaşıcı bir hastalığınızın olmadığından emin
olunmalıdır. Bu tür bir hastalık saptandığında, tedaviye başlanacak ve
sağlığınızı tekrar kazandığınızda organ bağışınız kabul edilacektir.

5. Radyolojik İncelemeler
Göğüs Filmleri: Akciğerinizde herhangi bir hastalığın varlığını ortaya koymak için çekilir.
Böbrek Filmleri: Damardan özel bir ilaç verilecek çekilen bu filmler,
böbreklerinizin yapısını, normalin dışında bir durumun olup olmadığını
gösterir ve hangi böbreğin alınacağı konusunda hekiminizi bilgilendirir.

Anjiografi:
Kasıktan sokulan ince bir boru yardımı ile, böbrek damarlarını
görebilmek için çekilen bir filmdir. Bu film de alınacak böbrek ve
ameliyatın yönlendirilmesi konusunda hekime yardımcı olur.

6. Diğer İncelemeler: Sağlığınızı
genel anlamda gözden geçirmek ve ameliyat esnasında herhangi bir
sorunla karşılaşmamanızı sağlamak için bu sıraladığımız incelemeler
yanında elektrokardiografi, ultrasonografi, bilgisayarlı tomografi veya
gerektiğinde daha başka özel inceleme ve testler de yapılabilir.

Sayılan tam bu incelemelerin normal sınırlar içinde bulunması ve doku
gruplarınız arasında yeterli uyumun saptanması halinde organ bağışınız
kabul edilecektir.

Başa dön

Transplantasyon Adayı Hastalar İçin Bilgiler
Böbrek nakli yapılacak hastalar için kesin bir üst yaş sınırı yoktur.
Ancak 65 yaşın üzerindeki hastalarda ameliyat sonrası sorunlar daha
sıklıkla geliştiği için, bu hastalara diyaliz tedavisine devam
etmelerini önermek daha yerindedir.
Transplantasyondan sonra takılan böbreğin reddini önlemek için verilecek
ilaçlar vücut direncinizi ve savunmasını azaltacaktır. Bu nedenle yakın
zamanda geçirilmiş bulaşıcı bir hastalık söz konusu ise bu hastalık
tamamen iyileşene kadar ameliyat olmanız sakıncalıdır.
Kanser olan kişilere de böbrek nakli yapılabilir. Ancak bunun için
önceden yeterli bir tedavi uygulanmış olması ve en azından 1 yıl süre
ile hastalığın tekrarlanmadığını saptanması gereklidir.

Böbrek yetersizliğine yol açan bir kısım hastalıklarda takılan böbrekte
de aynı hastalık nüksedebilir. Bu nedenle bazı diyaliz hastalarında
transplantasyon bir süre için geciktirilir.

Yakın zamanda kalp krizi veya kısmi felç geçirilmiş olması da ameliyatın
ertelenmesini gerektirir. Söz konusu hastalıkların yeterince tedavi
edilmesinden sonra böbrek nakli tekrar gündeme gelebilir.
Önemli olan bir başka konu da, transplantasyonun maddi giderleridir. Bu
tedavi şeklinde, ameliyat sonrasında böbreğin reddini önlemek için yaşam
boyunca özel ilaçlar uygulanır. Bu ilaçların bir kısmı yurt dışından
getirilmektedir ve oldukça pahalıdır.
Emekli Sandığı, Sosyal Sigortalar Kurumu'na bağlı ya da devlet memuru
olan hastaların tedavi ve ilaç giderlerini ilgili kurumlar
karşılamaktadır.
Ancak sosyal güvencesi olmayan hastaların oldukça yüklü olan tedavi ve
ilaç giderlerini karşılamaları zordur. Bu yüzden hastaların sağlık
güvencesine kavuşmaları mutlaka gereklidir.

Transplantasyondan Önce Hastalara Yapılan İncelemeler

1. Fizik Muayene:
Böbrek transplantasyonuna aday olabilmeniz için önce hekiminiz sizi
ayrıntılı olarak muayene edecektir. Genel bir muayenenin yanı sıra;
kulak burun boğaz, diş ve kadın hastalar için, jinekolojik muayene de
gereklidir. Sayılan muayenelerde herhangi bir sorun ortaya çıkarsa
önceden bunların tedavi edilmesi, ameliyat sonrasında oluşabilecek
önemli sorunları önleyecektir.
2. Kan İncelemeleri: Diyaliz
tedavinizin yeterliliği, karaciğer fonksiyonları, kan sayımı,
vücudunuzda sarılık ya da başka bulaşıcı hastalıklara yol açabilen
virüslerin varlığı hakkında hekiminize bilgi verecektir.
3. Bakteriyolojik İncelemeler:
Ameliyattan sonra ve reddi önlemeye yönelik tedavilerin vücut
direncinizi azaltabileceği daha önce belirtilmişti. Yapılan
bakteriyolojik incelemer, olası bir infeksiyon kaynağını bulmaya
yöneliktir. Alınan kültürlerde mikrop üremesi halinde gerekli tedaviler
yapılır ve ancak vücudunuz infeksiyondan arındırıldıktan sonra
transplantasyon yapılmasına izin verilir.
4. Radyolojik İncelemeler:
Göğüs Filmi: Kalbinizin görünümü, akciğerlerinizde herhangi bir hastalık
bulunup bulunmadığını kontrol etmek açısından gereklidir.
Mide Filmi: Midede herhangi bir rahatsızlığın varlığını saptamak ve
gerektiğinde transplantasyon öncesinde tedavi edebilmek için önemlidir.
Çünkü ameliyat sonrasında uygulanan ilaçlardan bazıları mideye zarar
verebilir ve var olan bir ülserin kanamasına neden olabilir.
Mesane Filmi:
Bazı hastalarda idrar yaparken, mesaneden idrar borularına ve böbreğe
doğru bir taşma ortaya çıkabilir. Bu durum idrar yolu iltihabına yol
açabilir. Onun için hastalara idrar sondası takılarak çekilen filmler
ameliyat öncesi değerlendirmede önem taşır ve bazen hastanın kendi
böbreklerinin çıkarılmasını gündeme getirebilir.
Anlatılanlar dışında, genel sağlık durumunu kontrol etmek için EKG,
ultrasonografi, bilgisayarlı tomografi gibi başka testler de
gerekebilir. Bu tür incelemeler söz konusu olduğunda hekiminiz size daha
ayrıntılı bilgi verecektir.

Transplantasyonla İlgili Soru ve Yanıtlar

S.1. Canlı veya kadavra vericilerden transplantasyon yapılacak adayların hazırlıkları arasında bir fark var mıdır?

C.1. Hayır. Kadavra böbreği bekleme listesindeki adaylar da tıpkı canlı
vericiden transplantasyon yapılacak adaylar gibi incelenir. Ancak bir
kadavra böbreği bulunma olasılığının zamanı belli olmadığı için, süre
geçtikçe önceden yapılmış muayene ve bazı laboratuar incelemelerinde
değişiklikler olabilir. Bu nedenle kadavra böbreği bekleme listesindeki
hastaların belli aralıklarla, muayene ve laboratuar incelemeleri
yineletmeleri gereklidir. Kısaca; kadavra böbreği bekleyen hastalar
ameliyata her an hazır durumda olmalıdır.

S.2. Transplantasyon adayı hastaların kendi böbreklerine her hangi bir müdahale yapılır mı?

C.2. Genellikle hastaların kendi böbretlerine dokunulmaz. Ancak, inatçı
hipertansiyon, böbreklerde tedaviye dirençli infeksiyon, idrarın
mesaneden böbreğe taşması, çok büyük kistik böbrekler söz konusu ise
hastalıklı böbrekler çıkarılır. Bu ameliyat bazı merkezlerde
transplantasyondan önce yapılır ve 3-4 hafta sonra yeni böbrek takılır.
bazı merkezlerde ise böbrek nakli ameliyatı yapılırken aynı anda
hastanın kendi böbrekleri de çıkarılır. Yalnız her iki ameliyatın aynı
seansta yapılması oldukça uzun sürer ve biraz daha risklidir.

S.3. Kadavra böbrek listesine kayıtlı hastalar için bekleme süresi ne kadardır?

C.3. Ülkemizde bugün için kesin bir süre belirtmek mümkün değildir.
Listeye çok yeni giren bir hasta, uygun tipte böbrek çıkması ile kısa
zamanda transplantasyon şansına kavuşabileceği gibi bazen de uygun bir
böbrek çıkmadığı için uzun süre beklenebilir. Olanaklar elverdiğince,
uygun böbrek çıktığında daha uzun süre beklemiş olan hastaya öncelik
tanınır.
Halkımızın bilinçlenerek daha fazla organ bağışında bulunması bekleme süresini kısaltacaktır.

S.4. Kadavra böbrek bulunduğunda hastalara nasıl haber verilir?

C.4. Transplantasyon ünitesinde bilgisayarda kadavra böbreği bekleyen
tüm hastaların telefon numaraları kayıtlıdır. Uygun bir kadavra böbreği
çıktığında günün herhangi bir saatinde size telefonla haber verilerek,
transplantasyon ünitesine gelmeniz istenecektir. Size daha kolay ve kısa
sürede haber verebilmemiz için, varsa, birden fazla telefon numaranızı
ve yakınlarınızın da telefon numaralarını bildirmeniz faydalıdır.
Telefon numaranızda bir değişiklik olduğunda bunu hemen üniteye
bildirmelisiniz.

S.5. Böbrek bulunduğu haberi ile transplantasyon ünitesine çağrılmanız mutlaka böbreğin size takılacağı anl***** mı gelir?

C.5. Hayır. Bir kadavrada elde edilen iki böbrek için yaklaşık 10 hasta
üniteye çağrılmaktadır. Burada, hemen yapılan fizik mualene ve acil
laboratuar incelemeleri sonucunda, ünite hekimlerinden oluşan bir kurul
tarafından karar verilmekte ve durumu en uygun olan 2 hastaya böbrek
takılmaktadır. Böbrek takılmayanlara ise bunun nedenleri açıklanır ve
hastalar evlerine gönderilir.

S.6. Kadavra böbrek, transplantasyon için haber verildiğinde neler yapılmalıdır?

C.6. Öncelikle bu saaten itibaren hiçbir şey yenilmemeli ve
içilmemelidir. Bekleme listesindeki bir hastanın küçük bir çantada,
kişisel eşyaları (pijama, terlik gibi) her an hazır olmalıdır. Özellikle
şehir dışından gelecek hastaların telaşa kapılmamaları ve hazırlanmak
için vakit kaybetmemeleri önemlidir. Çağrıldığınızda yanınıza eşyaları
da alarak en hızlı ulaşam aracı ile, uzak bir şehirde oturmaktaysanız
mümkünse uçakla, üniteye gelmelisiniz.

S.7. Kadavra böbreğin size takılmasına karar verildiğinde ne tür işlemler yapılacaktır?

C.7. Bu karardan sonra, artık hastanede kalacaksınız. O gün diyalize
girmediyseniz, acil olarak hemodiyalize alınacak ve bitiminde
transplantasyon öncesi ilaç uygulamalarından sonra böbrek nakli
ameliyatına alınacaksınız.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Böbrek tranplantasyonu nakli ve hastalar için nakil rehberi
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Böbrek Nakli
» Çalışan anneler için emzirme rehberi
» Bel fıtığında hangi hastalar tedavi edilir
» Bitkisel Destek Kullanımında Yaşlılar ve Hastalar Dikkatli Olmalı
» Böbrek Taşı

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Paylaşım Türkiye :: Sağlık Bilgisi :: Çocuk Sağlığı-
Buraya geçin: